Bir gece recep tayyip erdoğan evin kilerinden tıkırtılar geldiğini farkederek uyanır.
kilerine bir hırsız girmiş ve un çuvalını sırtlayıp kaçmak istemişti. Fakat kaldırmaya güç yetiremeyince çuvalın ağzını açtı ve içinden bir miktar un boşalttı. Tekrar kaldırmak için hamle ettiyse de başaramadı.
Yine çuvalı boşaltıp kaldırmaya çalıştığı sırada tayyip erdoğan kilere girdi.
Çuvalın arkasından tutup,
- Evladım, yardım edeyim. Herhalde kaldıramıyorsun, dedi.
erdoğan'ın önce ayak sesini, ardından da söylediklerini işiten hırsız iyice korkmuştu.
Durumu farkeden tayyip erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
- Hadi ben yardımcı olayım da çuvalı sırtına yükleyelim; ama dikkat et, korumalar görmesin. Belki seni üzerler. Bir daha da ihtiyacın olduğunda kilere değil, bize gel. Biz senin ihtiyacını görelim.
Hırsız bu müsamaha ve cömertlik karşısında çok etkilendi, iyice mahcup oldu. tayyip erdoğan'dan af dileyerek kendisine hizmet eden kimseler arasına katıldı ve ilerleyen yıllarda bakan oldu.