daha önce bu sineğe açık mektup yazmıştım. anladım ki bu ibneler laftan anlamıyor. söylesem boş sussam gönlüm razı değil.
kabulleniyor insan. demin baktım bir sivri babasının malıymış gibi kondu bacağıma. nasıl bir tekniği varsa kanı çekerken zerre hissettirmiyor. işini bitirdikten sonra siktir olup gitti. ama olayın tuhaf yanı soktuğu yer kaşınmıyor. bu olayın felsefik bir yanı var dedim, insan hayatıyla eşleştirdim, eğer biliyorsak canımız yanmıyor deyip bir sigara yaktım. baktım arkadaşını yollamış. iletişim hızınızı sikim deyip silleyi çakayım derken bardaktaki kolayı döktüm. yaklaşık 24 saniye seni bulacam mmığa koduğum tiribine girdim. sonra duraksayıp ne kadar salak olduğumu fark ettim. kocaman odada beyaz atletiyle 0,01 gram ağırlığında bir sineğe şavaş açmış bir adamı düşünün. ya da düşünmeyin.
sonuç olarak ne desek boş. buldukları yerde sokuyorlar. soktukları yer kaşınıyor, kaşınan yer bazen kanıyor. sen mallığınla kalıyorsun. eminim o bir anda saklandığı yerden bize bakıp yarılarak gülüyordur.