96 yada 97 yılında istanbul-bakırköy'de açılan Carousel alışveriş merkezinde gitmiştik ilk kez bu mağazaya. ilkokula giden ufak bir velettim, kendimi kaybetmiştim uçsuz bucaksız çeşit türlü oyuncak içerisinde.
'aa ne güzelmiş, anne baksana şuna, baba bana alsana bunu ne oluurr!!' gibisinden sinir bozucu yakarışlar. büyük bir ekonomik sıkıntı içinde ucu ucuna yaşayabildiğimizden haliyle istediklerimin hiçbirine sahip olamadan sadece göz banyosu yaparak ayrılırdım mağazadan. yalnızca oyuncakçıda değil bütün alışveriş merkezleri ve mağazalar için de aynı şey söz konusuydu.
bir çocuk için ne kadar can sıkıcı olsa da ebevenyler için daha da zor ve iç gıcıklayıcı bir durum olduğunu anlıyorum şimdi. yani bu oyuncak mağazası çocuklar için cennet, anne/babalar için işkence gibi eğer zengin değilseniz.