Kaç yıldır Türkçeydi Tanrının dili,
insana ne ilâh, ne de sevgili.
Ne de ana-baba aratıyordu,
Her an yaratıyor, yaratıyordu.
behçet kemal çağlar
Tanrı gibi görünüyor her yerde
Topraklarda, denizlerde, göklerde
Gönül tapar, kendisinden geçer de
Hangi yana göz bakarsa: Atatürk.
Halil Bedii
Çankaya;
Burada erdi Mûsâ
Burada uçtu isa
Bülbül burada varsa
Hürriyet için öter.
Ne örümcek, ne yosun
Ne mûcize, ne füsun
Kâbe Arabın olsun
Çankaya bize yeter
kemalettin kamu
On milyon bel, iki kat olmuşken eğilmeden
Onda on beş milyonun boyu birden uzaldı.
Tanrı, peygamber diye nedir, kimdir bilmeden
Taptığımız ne varsa, hepsi ondan şekil aldı.
Faruk nafiz çamlı bel
Yürüyor, kalbimizin durduğu bir yolda değil
Kanlı bir göz yaşı nehrinde muazzam tabutun
Ey ilâhın yüce dâvetlisi, göklerden eğil
Göreceksin duruyor kalbimizin üstünde putun!
faruk nafiz çamlıbel
Topladı avucunda yıldırımı, şimşeği
Yoktan var ediyordu tanrı gibi her şeyi.
Nur ettin Atam.
Koca bir güneşin akşam olmadan
Dağların ardında sönüşü gibi
Millete can veren, vatan yaratan
Tanrının göklere dönüşü gibi.
Her zaman ırkıma büyük Baş Atam
Tanrılaş gönlümde, tanrılaş Atam!
yusuf ziya ortaç