Kac senedir devam ettigi hakkinda en ufak bir fikrim yoktu dune kadar... ama dun cok aci bir sekilde ogrendim bunu.
Metrobusteyim, ayaktayim ki bu zamana kadar pek oturdugum soylenemez neyse, iki cocuguyla genc bir suriyeli anne bindi. Geldi yanimda durdu. Cocuklardan biri bebek daha 11 aylik, digeri 4 yasinda. Hemen yanda oturan bir bayan bebegi suriyeli kadinin kucagindan aldi ve oynamaya basladilar. O sirada muhabbet de basladi suriyeli kadinla bebegi kucaginda tutan kadin arasinda...
2 sene evvel kacmislar savastan. 10 ay evvel kocasi, karisinin ailesini alip turkiye'ye getirmek uzere suriye'ye gitmis ama bir daha geri donmemis. Kadin eyup'te bir harabede yasadigini soyledi. Kampa neden gitmiyorsunuz diye sordu oturan kadin(oturan boga gibi oldu ama neyse), kampta donen tecavuzlerden bahsetti ve herkesin birbirine kotu davrandigini anlatti. Orasi da ayri bir savas dedi sessizce.
Her gun haberlerde gormesek bile hayatimizin icinde var artik suriye ic savasindan kacan insanlar. Maalesef varlar... acilariyla, hayatta kalma cabalariyla, bazen dilenirken bazen bir parca ekmegi bolusurken goruyoruz onlari her gun. Bu yuzden sanirim o kadar cok alistik ki bu bize cok normal geliyor. Yanibasimizda ölen insanlar, burnumuzun dibine sefaletin dibini yasayan zavalli anne ve bebekler varken hala nasil oluyor da kendi dert(!)lerimizin pesinde uzulebiliyoruz anlamiyorum.
Kuran'da "Gozleri var gormezler, kulaklari var duymazlar" seklinde hitap edilen kisiler olmusuz haberimiz olmamis.
Kaldi ki kime sorsan savasin ne kadar kotu oldugundan dem vurur ulkemde. Yazik gercekten.
Unutmamak gerekir insanligi. ve savasin once gercekleri, sonra bebekleri öldürdüğünü...