neler yapmadık bu vatan için

entry156 galeri
    72.
  1. Son yüz yıl boyunca kendi kendine övünüp durmanın görünmeyen gizli faiz bedelleri, nihayet tıkıldıkları çuvalları patlatmış gibi...
    Bir yanda dağlarda, yamaçlarda, kayalıklarda yoğunlaşan savaş görüntüleri; bir yanda camilerdeki resmi cenaze törenleri; bir yanda "kahramanlık" manşetleri...
    Ağız dalaşları, polemikler, bitip tükenmeyen karşılıklı suçlamalar da cabası...
    Hava kirliliğine benzer bir ağırlık kaplıyor insanın yüreğini.
    * * *
    Şayet Türkiye'de de, geçmiş yılların da birikimiyle yerel basının, toplam 30 milyon tirajlı bir ağırlığı olabilseydi; çok daha "evrensel ve hümanist" bir bahçenin yeni açmış çiçekleriyle uyanacaktık sabahları.
    * * *
    Ne yapalım olmamış, olamamış; neden olamadığını araştırmak da, hamasetçiliğe tutkallanma kolaycılığına sığınan "mevki sahipleri"nin reddiyesine uğramış.
    * * *
    Bir rastlantı, Kars Belediye Başkanı'nın; Kars'ta gerçekleştirdiği "Altın Kaz" film festivali haberi çalındı kulağıma.
    Nedense ayakları yüzgeçli kümes hayvanlarından ördekler çok sevimli bulunurken, kazların adı; ahmaklıkla, salaklıkla, andavallıkla özdeşleştirilmiş.
    * * *
    - Hadi oradan kaz kafalı...
    - ...
    - Ne söylediğini bilmeyen kazın biri...
    - ...
    - Kabahat bende, kaz gibi davrandım.
    * * *
    Kuyruğu renkli, kırmızı ibikli horozlar; Fransa gibi, Portekiz gibi devletlerin simgesi olur ve kuyrukları da, "karışık içkilere" ad olarak takılırken...
    Hindiler, sadece sahte bir babalanmanın modelliğini ederek, "hindi gibi kabarma" deyiminin sınırları içinde kalırken...
    Zavallı kaz, ağırlıklı bir hakaretin sembolü haline gelmiş.
    * * *
    Tüyleri renkli olanlar benimsenmiş de; gagasıyla, paletli ayaklarının turuncumsu renginden başka rengi olmadığı için mi, hor görülmüştür beyaz kazlar, bilmiyorum.
    Neyse Kars Belediye Başkanı sayesinde; "kaz" da, taçlanmış oldu "altın"la.
    * * *
    Şaşılacak taraf şu ki hor görülen kazlar, sadece evcil kazlar.
    Bir de yaban kazları var; yeterince uçan, yüzen ve kendilerince yaşayan...
    Onlar aşağılanmaktan kurtarmışlar başlarını da, gagalarıyla kanatlarını da.
    * * *
    Hoş, yalnız evcil kazlardan da ibaret değil, "hakaret sözlüğü"ne katkı yapmış evcil hayvanlar.
    Eşek de öyle, inek de öyle, öküz de öyle, köpek de öyle...
    * * *
    Yırtıcı hayvanlara karşı ise genel bir hayranlık yaygın.
    En büyük övgüler aslanlı, kaplanlı, kartallı...
    * * *
    Galiba -şu veya bu nedenden ötürü- özellikle tatminsiz kalmış köylü ağırlıklı toplumlarda da en çok yırtıcılık; yani aslanlar gibi kükreyip, masaya yumruğunu vurmak alkışlanıyor politikada da.
    * * *
    Oysa politikada çeşitli yırtıcıların çoğalması epey sakıncalı.
    Doğa'da bile aslanlarla kaplanlar aynı bölgelerde yaşamaz.
    * * *
    Kaldı ki, insan oğlunun bir de "beyinsel bir gücü" var.
    Örneğin Japonlar, Dünya'dan bakıldığında Ay nasıl batıyorsa; Ay'dan bakıldığında da, Dünya'nın nasıl battığını ilk kez görüntülemişler.
    Ekranlardan yansıyan şaşırtıcı bir manzara, Dünya'nın batışını izlemek.
    * * *
    Bir de evcil kazların gözüyle bakılabilseydi, birbirlerine "kaz kafalı" diye hakaret edip duranlara.
    Acaba onlar da şöyle mi derdi:
    - Bizim beyinsel gücümüzün yokluğunu küfürleştiriyorsunuz ama; hiç değilse biz, kaba kuvvetle yırtıcılığa da sığınma zorlanmasına uğramıyoruz.
    * * *
    Köyceğiz'e gitme fırsatını bulduğumuzda; içlerinde ördeklerle kazların da yüzdüğü akarsu kıyılarındaki lokantalardan birinde, bir kadeh kaldırmayı düşünüyorum, Kars'taki bir film festivaline "Altın Kaz" adını armağan etmiş olan kazlara.
    Tahmin edilebileceği gibi, kadeh sadece suyla da dolu olmayacak.

    çetin altan
    0 ...