Rengini zaman nehrinde yüzerken yitirmiş, artık neredeyse şeffaf, o bal rengi gözlerinin kalbinde derin bir karanlık var...
Tenine zamanın kazıdıgı o kurak yollar, sanki soğuk birer mezar gibiler... her geçen gün biraz daha derinleşip biraz daha belirginleşiyorlar.
Ellerin... ilk ölümü verirken farkettigim o güzel ellerin. yaşlı bir ağacın gövdesinden farkları yok artık.
Yıllardır hayatın seni hazırladığı o soğuk yolculuğa hazır gibisin, sen konuşmasan bile ben duyuyorum, sen aglamasan bile göz yaşların boğuyor beni... Gözyaşlarımızın yarattığı o denizde Yalnız yüzecek kadar gücüm yok ki benim.