lise

entry253 galeri
    20.
  1. kıymetini yaşarken bilememek diye kullanmayı sevmediğim gepgeyik bir kalıp vardır ama sevmesem de bu entry'ye bu yakışır. lise son, üniversite stresinin, büyüme hevesinin, formadan, okuldan, müdürden, hocadan bıkmışlığın doruğa ulaştığı senedir ve çok zor geçer. hatta öyle ki, lise sondayken bir arkadaşımın "bu yılların en güzel olduğunu söylerler, hayatımın en güzel yılı bu ise yaşamicam abi ben" dediğine şahit olmuşluğum, hatta utanmadan benim de böyle düşünmüşlüğüm vardır. lise sondaki arkadaşlar bana inanmayacaklar ama gayet ciddiyim, arkadaşlar, etmeyin eylemeyin... gün sayıyorsunuz ve koptunuz kopacaksınız ama inanın bana, üniversitede hayatınıza sihirli değnek falan değmiyor, hiçbir şey kolaylaşmıyor... aileyle yaşamanın kıymetini bilin, samimi lise ortamının, arkadaş edinmek için tek yapmanız gerekenin kantine bir iki defa fazla inmek olmasının... bilin değerini. çok iç karartıcı olduğumun farkındayım ama lütfen, bir bakın hayatınıza ve "harbiden ya, ekmek elden su gölden, 'hoca 5 ver' dediğin zaman veriyo da... daha ne istiyom lan" falan deyin. üniversitelerde sadece bir final sınavının öss'den kat kat gerici olabildiğini görünce de demedi demeyin. not yükseltme kavramına tamamen yabancı biri olarak, sınıfta kalma tehlikeniz olduğunda "amanın!!!" olmayın. bu halin ayrıntılı açıklaması için eklemeden geçemeyeceğim, devamsızlık sorunu olduğu halde okuldan kaçmak, gelip gelmediğinizi kimse iplemezken okulu asmaktan her zaman zevklidir.
    6 ...