gecenin şiiri

entry13505 galeri video104 ses19
    2295.
  1. aşklar içinde bir kentin

    herhangi bir kentin

    ı

    benim yüzüm bir bayram telâşıdır

    küller ve biraz da deniz artıklarıyla

    ben ki çocuklarla büyüdüm ve

    (bu yüzden uzundur ya biraz kollarım)

    bir denizde bir akşam gittim ölümü

    yosunlar rüzgârlar gözleriyle balıkların

    hâlâ saçlarıma takılmış bulurum

    bir balığın pullarını ve tuzu

    şimdi bir yolu yürüyoruz ya seninle

    birden üçüncü sınıf bir lokantadayız işte

    bir kadın senin ağzınla gülüyor ve

    ne mutlu ne mutsuz.

    nedir mi mutluluk diyorsun

    bir eylülü gitmek belki de böyle

    (eylül ki en kanayan aydır tarihte)

    ve birden o adam gösterisine başlıyor

    yırtılan sesiyle.

    sanki sarı beyaz kara

    sanki bütün ırklar birlikte bağırıyorlar

    ve sanki insanlığın hali.

    ve soruyorum kendi kendime

    lokantalar neden insanlığın haline benzer

    böyle bir dünyadayız işte yürüyoruz yürüyoruz

    ağzımdan diyordum daha çok ağzımdan öp beni

    insan yaşarken bilmez yaşadığını.

    ıı

    böyle çıktık sonra akşama akşam dediğimize

    bir denize bir denizin birdenbireliğine

    ben aklımdan ağaçlıklı ağaçlıksız yolları geçiyorum

    bir çocuğun yüzünde sanki bir öğle sonuyum

    tam neredeydi şimdi bir türlü çıkaramıyorum

    bir sokak unutmuş sokaklığını gidiyordu

    belki bir resimde yaşamaktan sıkılıp çıkmış geliyordu

    belki de dul bayan suzan adoni'nin ayininden dönüyordu

    diyordum herhalde bu ikisinden biri olmalı

    bir sokak da çünkü her zaman kendinde değildir

    susuyoruz ve

    sanki dergilerde kalmayı seçmiş şiirler gibiyiz

    hem gün gelir şiirler de eskir biliyorsun

    kalır ama bir yerlerde bir eylülün eylül olduğu

    ben ki dikkatli bir su gibi yaşadım

    seninle ve küllerle.

    ııı

    ilk kar toroslara yağdı diyor bir ses

    yağmış gibi anafor gözlerine

    oturdum sonra gözlerini düşündüm gözlerini buldum orda

    bir deniz gibi uzandım içlerine

    çakıllardan en harlı ateşler yaktım bıraktım

    kaldım öylece uzun çayırında saçlarının

    dedim ki hatırla hatırlamaktır zaman

    bütün dillerde.

    yüzün de odur

    yüzün ki bir ormanın sayısız en sık yerinde

    bir akşamın akşam olduğudur bende

    hem bak tarih de kabarmış bir anıdır

    zaman da. çarşı gül ağzında

    geçtik denizi öylece indik sonra geceye

    geçmiş gibi bir göğü bir baştan bir başa

    ilhan berk
    3 ...