türkiye cumhuriyeti cumhurbaşkanı olan zat-ı muhteremin, türkiye cumhuriyeti devleti'nin başkenti ankara'da protokol kurallarını esneterek -ki buna en ufak lafım yok- suudi arabistan kralı abdullah'ın ayağına gitmesi -ki buna lafım var ama, aman aman değil-, gitmekle kalmayıp, kral'ın fotografının asılı olduğu duvarın ve suudi arabistan bayrağının yanında eğreti duran bayrağımızın önünde, sanki kral'ın veziriymişcesine, ezik bir sırıtmayla poz vermesi -işte buna söyleyecek çok sözüm var- bu ülkede tepki görmedi de, bu karikatür mü tepki gördü? bu milletin temsilcisi olduğunu unutup, kendisine madalya verildiği için kral'a devlet şeref madalyası verirken durumu kişiselleştirmesi bu ülkede tepki görmedi de, bu mu gördü? suudi arabistan kralı anıtkabir ziyareti yapmazken, bizim cumhurbaşkanımızın adamın ayağına gitmesi tepki görmedi de, bu mu gördü?
ayağına gitmesi ve öyle ezik durmasının sebebi de şuymuş; kral'ın 1,5 trilyon doları varmış, türkiye'ye yatırsınmış. madem ki, millet menfaati gözetilmiş, madem ki, ayağına giderek onur kırıcı davranışa eyvallah denmiş, sayın abdullah gül, soytarılık da yapabilirdi pekala? ucunda 1,5 trilyon dolar var!
tanım: demokrasi, demokrasi diye inleyip, en ufak bir şeyde diktatoryaya göz kırpanların başlattığı kampanyadır.
