maçın başı ve sonunda tek kale hakimiyet kurduk fenerbahçe karşısında, geri kalan kısımda ise genelde topla fener oynadı ama üreticilikten uzaktı, zira ilk, tek ve net poziyonunu 50'lerin sonunda buldu. yine kronik hastalığımız olan, pozisyonsuz gol yedik. fenerbahçe her ne kadar üreticilikten uzak olsa da bursa karşısında kazanmanın yararlarını kavramış gibiydiler. izlediğim diğer fener maçlarına göre daha istekliydiler.
maçın başında golü attığımızda, eyvah 90 dakika triplere gire gire maç izleyeceğiz diye korkmadım değil. öyle de oldu.
eğri oturup doğru konuşalım, sow'un pozisyonu çok ince bir şekilde ofsayt değil evet ama burada çıkıpta vay efendim %100 ofsaytı vermediler, maçı bursa'ya hediye ettiler demekte hangi zihniyetin ürünüdür? maça bir bak arkadaşım, maç kimin hakkı? belki 4-5 atacağımız maçta, bal ile bir gol attın. ayrıca kaleci ile karşı karşıya olunca, gol atmadan gol mü sayılıyor? nereden biliyorsun kardeşim atacağını? bu ligde istisnasız her hafta gs, fb ve bjk hakemden yana mağdur. sana ligin başından beri verilmemiş %100'lük 6-7 tane penaltımız var, adalet olsa şimdiden şampiyonluğumuzu ilan etmiştik desem, ne diyeceksin.
bir bursasporlu olarak, sonucuna çok fazla üzülmediğim bir maç olmuştur neticede, önümüzde uzun bir lig var hala ve sağlam bir stoper ve yedek bir forvet ile ligi en üst sıralarda bitireceğimize eminim. bizim taraftarda birazcık akıl varsa, bir kaç maç başarısız olursak şenol güneş'e sallamaya başlamazlar.