barışçıl insanların mücadele edemeyeceği kanunsuz ve kötü insanlarla mücadele etmek bir de muhtaç insanları olabildiğince gözetip, toplumu adil bir anlamda sağlıklı bir bütün olarak tutmak...
bu iki ana görevin karşılığı ise özgürlükten ve maddi refahtan fedakarlıktır...
cinsel yaşamımızdan, ekonomik imkanlarımıza dek binlerce kalemden fedakarlığımızın karşılığında bu görüntülere muhatap oluyoruz bol bol...
elektriği kesik şehit evleri, yarım pabuçlu gariban babaları, ayağında çorap bile olmayan şehit çocukları, tekerlekli iskemle parası için ona buna el açan güneydoğu gazileri...
devleti eline geçiren güruh ise adaletsizlikle mücadele için kullanması gereken hukuğun amına koyarak kişisel özgürlükleri daraltmak, muhalifleri komplolarla içeri tıkmak, daha da zenginleşmek için yaptıkları yolsuzlukları örtmekle uğraşıyorlar....
veriyoruz, veriyoruz, veriyoruz o dibi delik kova dolmuyor...
türkiyede devlet bitti 3-4 yıldır yazacağım elim varmıyor...
moğollarla barış yapmaya çalışan çin bir imparatoru kendi ülkesi için "çin zengin ve ihtişamlı bir imparatorluğun suyu çekilmiş kuru bir kabuğu. zaafiyetini ilk sezene amade olacak bir köle. çünkü kendini koruyacak her kurumu yozlaşmış. böyle bir devlet ayakta uzun süre kalamayacaktır" demişti ve sonucunda da dediği gibi olmuştu.
türkiyede de durum çok farklı değil. güvenlik güçleri artık sadece devlete çöreklenen çetenin bekası için çalışıyor.
büyük kentler uyuşturucu çeteleri ve envai tür mafyanın denetiminde. sadece istanbulda 1,5 yıl içinde 6 binden fazla insanın kayıp olduğu düşünülüyor. denizin dibindeler mi, belgrad ormanlarındalar mı belli değil. çeteler mekanlara çöküyor, kanunsuz otopark haracını vermek istemeyen insanlar darp ediliyor, okul önünden uyuşturucu satıcısı kovalamaya kalkan devletin memuru okul müdürü bıçaklanıyor faili bulunamıyor. götiçi kadar ilçede silahsız 3 askeri vuranları yada gene götiçi kadar pasinlerde sokakta 6 kişinin tecavüzüne uğrayıp, öldüresiye bıçaklanan öğretmen kadının zanlılarını yıllardır bulamıyorlar...
devletin hükmü sadece sistem içine kaçamayacak kadar entegre olanlara (onların da yüksek yerde tanıdığı yoksa) geçiyor...
sakat birine bulaşırsanız cinayete kurban gidebilirsiniz ve katili geçtik, bedeniniz dahi bulunamayabilir. 1920lerin detroit'i chicagosu gibiyiz. Amerikalıların şansı etrafında bizim gibi komşular olmamasıydı.
uzamasın diye keselim...
bütün sistemin çökmesi an meselesi... en geç bir kaç yıl içinde de çökecek.
yarım pabuçlu gariban babası resimleri işin üzücü ama magazinel boyutu... asıl felaket aysberg gibi tehlikenin büyüklüğünü kimse görmüyor ne yazık ki...
