28 days later

entry61 galeri
    14.
  1. --spoiler--

    filmin kahramanına karşı hissettiğiniz sempati ve yakınlık boş Londra sokakları sahnesinde tabi ki tavan yapıyor. kendinizi onun yerine koyup o çaresizliği hissedebiliyorsunuz, ve bu güzel. ama film ilerledikçe adamın yaşadıklarının sadece kapana kısılmışlık olmadığını ve onun azı durumlarda kendi seçimlerini yaptığını görebilmek gerek. askerlerin yanına gittiklerinde adamın davranışları beni kesinlikle çok rahatsız etti. tabi ki yanındaki iki kızı onların tecavüzünden kurtarmaya çalışması normaldi; ama o askerlerin kurduğu düzeni acımasızca yok etti(ki askerler onları korumaya çalışmıştı), askerleri virüslülere yem yaptı, ve hatta bir tanesini resmen zevk alarak ve vahşice (ki o sahnede adamın virüslü birinden hiç farkı kalmamıştı..) kendi öldürdü. dolayısıyla filmin bence asıl yarattığı rahatsızlık şu şekilde oluyor: boş sokaklarda koşan adamı içiniz acıyarak izlerken birden onun en insandışı yanını görüyosunuz; ve kendinizle onu özdeşleştirmiş olmanız birden ürkütücü hale geliyor ve kendinizi sorgulamaya başlıyorsunuz. bence asıl numara bu...

    --spoiler--
    4 ...