şeytan ve iyi doğru tuzağı

entry1 galeri
    1.
  1. insanoğlu, "iyi insan olabilmek" ile "doğru insan olabilmek" arasındaki farkı ayırabilme yeteneğini şeytan'a kaptırmış olmasa idi, bütün sorunu tek seferde çözebilecekti aslında.

    şeytan yine iş başında..

    iyilik nedir önce ona bakalım.
    kabaca; karşılık beklemeden insan ya da insanlara yapılan, gizlice yapılırsa daha makbul, fakat açıktan yapılırsa da bir mahzuru olmayan fiil.

    ya doğruluk?
    doğruluk da iyiliğe paraleldir diyenleri duyar gibiyim. şeytan kulaklarına fısıldadı bile. hayır doğruluk iyilik değildir. bir karşılığı mutlaka vardır doğruluğun. döner dolaşır seni bulur. iyilikte de karşılık beklemesek de bir karşılık gelebilir evet. ama doğrulukta karşılığı mutlaka ama mutlaka vardır. doğruluk olmazsa olmazdır! kaçarı olmayandır.

    yazının başında dediğim gibi bu iki olguyu ayırabilme yeteneğimizi şeytan'ın elinden koparıp alabilirsek aslında iyilik dediğimiz doğruları harekete geçirip insanlık adına büyük bir adım atabiliriz.

    teyit edilmiş doğru, insana zor gelmeyebilir. kırmızı ışıkta durmak buna örnektir.

    ama teyit edilmiş iyilik insana zor gelebilir. lastiğini değiştirmekte zorlanan birine yardım etmek buna örnek olabilir. herkes bakar ama çok az kişi iyilik olsun diye yardım için durur.

    şeytan boş durmamış ve algılarla oynayarak bazı doğruları iyi, bazı iyileri de doğru yapmış aslında. böylece bazı doğrular karşılığı beklenmeden yapıldığı algısı ile insana zor gelmeye, bazı iyiler de karşılıkları beklenen doğrulara dönüşmüş.

    peki allah bu savaşın neresinde? allah bu savaşa kur'an'ı kerim'i göndererek sonsuza kadar katıldığını ayetlerde belirtmiş.

    yunus 57 de şöyle diyor; "ey insanlar! size rabbinizden bir öğüt, gönüller derdine bir şifa, müminlere bir hidayet ve rahmet geldi."

    işte bu müjde ile savaşa katıldı hak teala. doğrularla iyileri karıştıran şeytan'a cevap olarak, unutkan insana yazılı olarak gönderdi. bakın furkan'da ne diyor;

    "uyarıldığında seni uyaran doğru söylüyorsa yok yere inatlaşma" "sözünden dönme"

    "akrabalarının hal hatırını sor, hele ihtiyacı olduğunu bildiğin"

    "fitne fesat çıkarma, laf taşıma, yerme"

    "ana baba, yakın akraba, ve yoksulun yüzünü güldür"

    "insanlara güzel söz söyle"

    "anlaşma yaptıysan uy"

    "helal ve temiz ye"

    "hiç ama hiçbir şeyde aşırıya kaçma"

    "dürüst ol sevilmek için bu şarttır"

    "sık yıkan ve temizlen"

    "öfkeni yut"

    "her zaman yumuşak huylu ve halim ol"

    "paran ile asla haram satın alma"

    "konu ne olursa olsun adil ol"

    bunlar sadece bir kısmı. bakın arkadaşlar kırmızı ışıkta durmanın doğru olduğunu teyit edip tüm toplumca durduğumuz gibi bunlar da toplumca tartışmasız uymamız gereken kurallar. bunlar iyilik değil!

    uygulamayanın, kırmızı ışıkta geçeni nasıl ayıplıyorsak o tarzda ayıplanması gereken doğrular bunlar. karşılığı olan doğrular.

    peki iyi?

    "para ile hayır yap" bakın bu iyi.

    " allah mescitlerine yardım et" bu da iyi.

    "hayır işlerinde yarış" bu başlı başına iyi.

    "gönüllü iyilik yap" adı üstünde gönüllü.

    ya da; "verdiğin şey ya da meta sana verildiğinde seveceğin bir şey olmalı" ya da "sevdiğiniz şeylerden vermeden iyiye eremezsiniz"

    biliyorum kafanızı karıştırdım ve komplike bir yazı olmadı fakat ne demek istediğimi anladığınızı biliyorum. doğru bir tanedir ve uygulanması kaçınılmazdır. fakat iyi sonsuzdur. o farklıdır. fakat doğruları uygulamayan biri için iyilik bir hiçtir. doğrular olmadan iyiler olmaz. ama iyiler olmadan doğrular pek tabi olabilir. hatta olmalıdır.

    kırmızı ışıkta durmak bir doğrudur. kesinlikle uygulanmalıdır. yolda yatan bir köpeğin hasta olup olmadığını kontrol etmek ise bir iyidir. kontrol etmeyen birine neden etmedin diye sorulmaz, ayıplanamaz.

    bir de şöyle bakalım. kırmızıda durmayıp son sürat geçerek doğruyu uygulamayan biri 300 metre ötede yerde yatan bir kuş için durup onu veterinere götürdüğünü düşünün.

    doğrusuz bir iyi onu iyi yapmayacaktır.

    işte şeytan doğrularla iyileri o yüzden birbirine karıştırdı.

    bizi doğrulardan uzaklaştırarak iyileri serbest bıraktı. vicdanımızı rahatlatmak için iyiyi kullanıp rahatlıyoruz. doğrulardan yoksunuz.

    kırmızı ışıkta geçip yolda kalan birinin inip arabasını itmemiz bu yüzden.

    iyiyiz zannediyoruz.

    şeytan insanı "iyilikle" günaha sokar. doğruluğu kaybedersin farkında olmadan!
    0 ...