Nihayet bitirebildiğim 10 sezonluk efsane dizi. Böyle efsane bir diziyi bitirdikten sonra içine düşeceğim efsane boşluğu beklemeye başladım bile. Halen daha izlememiş olan talihsiz arkadaşlara şiddetle tavsiye ediyorum. Ben neden bu kadar geç kaldığımı çok sordum kendime izlerken, siz de soracaksınız. 10 sezondan aklımda kalanları ve beni en çok güldürenleri hatırlayabildiğim kadarıyla yazmak istedim.
Öncelikle her karakter ayrı ayrı inanılmaz olsa da özellikle Chandler Bing dizinin en çok güldüreniydi bence. Esprileriyle, iğnelemeleriyle ve Joeyle olan efsanevi muhabbetleriyle bol bol güldürdü. Zaten bu dizide diğer sit-comlardan farklı olarak kendi aralarındaki muhabbetlere, anlık tepkilerine; başlarına gelen olaylardan daha çok gülüyorsunuz. Çünkü diyaloglar inanılmaz komik.
Ben dizideki flash-backlere de bir parantez açmak istiyorum. Bu kadar komik flashbackler görmedim, duymadım. Ross ve Chandlerın üniversitedeki halleri, saçları hareketleri falan bir yana o Monicanın şişman halleri acayip komik. Rachel lisedeyken daha sürtükmüş, bu da göze çarpıyor.
Daha önce de çok söylenmiş ama Phoebenin Monica ve Chandlerı gördüğünde verdiği My eyes, my eyes tepkisi dakikalarca güldürmüştü.
Joey ve Chandlerın, Monica ve Rachella evleri değişmek için kendi aralarında yarışma yaptıkları bölümdeki, evi kazandıktan sonra beyaz köpeğin üzerinde eve girdikleri sahneyi jenerikte her gördüğümde güldüm.
Joeynin tam bir aç olması, yemeğini paylaşmaması, sürekli Monicanın buzdolabından yemek aşırması ve arasıra ortaya çıkan önemli bir şey söyleyecekmiş gibi yapıp muffin istemesi,
Phoebenin Mikea evlenme teklif edeceğini açıklayıp bizimkilere fikrini sorduğu bölümde Chandlerın If I were a guy diye lafa girip donup kalması,
Central Perkte yaptıkları muhabbetler, Guntherin Rachela aşkı ve bu yüzden Rossa kötü davranması, hatta Rossun bütün eşyalarını sırf Rachel onlara dokundu diye satın alması,
Ugly Naked Guy, alt kattaki sürekli çok gürültü yapıyorsunuz diyen komşuları - daha sonra ölmüştü sanırım -, binaya taşınan Danny isimli saçı sakalı birbirine girmiş arkadaşı Rachel ve Monicanın yeti zannedip sislemesi,
He bir de zırt Oh my god! diye ortaya çıkan Janice var ki, Allahım gül gül öldüm.
Rachel ve Rossun dillere destan (!) aşkına parantez açmakta da fayda var. Bu dizide en çok gözüme çarpan ya da farkına vardığım şey diyeyim, Amerikan yaşam tarzının aslında ne kadar geniş ve mide bulandırıcı olduğu. Bu nasıl bir mide ki, 10 bölüm önce Joey için yanıp tutuşan, Joeyi yatağa atmak için çabalayan ve türlü iğrençliklere soyunan Rachel finalde Rossa deli divane oluyor. Bunu anlamak güç. Daha buraya yazamayacağım bir çok mide buılandırıcı detaya rağmen finalde duygulanmadım mı? Duygulandım. Vay be sonunda kavuştular(!) demedim mi? Dedim. Her ne kadar havaalanında tam uçağa binerken yakalayıp seni seviyorum demek çok klişe olsa da, adamların en azından bunu yapabilecek kadar sevdiği biri var diyorsun, sana da bok yemek düşüyor.
10. sezon boyunca beni eğlendirdikleri, hüzünlendirdikleri ve bana tüm kattıkları için tüm Friends ailesine teşekkürü borç bilir, diziyi izlemediği halde spoiler yazan kısmı okuyan arkadaşlara yine de bir şey kaybetmediklerini benim burada hatırlamaya, hatırlayıp da anlatmaya klavyemin yetmeyeceği çok daha komik olaylarla dolu 10 sezonluk bir diziyi izlemeye için neden şimdi hemen başlamadıklarını kendilerine sorar, esenlikler dilerim.