2 yıl önce eniştem kanser hastasıydı. Babamdan çok sevdiğim bir adamdı. Hastalığı iyice ilerlemişti, belliydi yolcu. Annemler bi sabah kaldırdı beni gel hasta ziyaretine gidiyoruz. Dedim gelmiyorum yorgunum. Dedim ama yorgun değilim 2,5 saat otobüslerde sürünmeye 'üşeniyorum'. Zor ikna ettim ama gitmedim. O gün hep beni sormuş, üzülmüş gelmeme. Nası üzülmesin adam çocuğundan çok seviyor beni. O akşam ölmüş, dayanamamış. Ertesi sabah üşenmedim tabii sike sike, ağlaya ağlaya gittim.
Hayatta bazı şeylerin 'üşeniyom. Yeavğ' diye ertelenemeyeceğini o gün anladım.
Saçma saçma kaprislerim yüzünden canımın parçasını ölmeden göremedim. Son 4-5 saatini üzüntüyle geçirmesine sebep oldum.