14.
-
31 ekim 2007 tarihli uykusuz dergide yayınlanmış şiir.
geçen gün barrağımı sıvazlarken farkettim
ben bunca yıl boşuna böyle otuzbir çektim
hep düşündüm içimden damları ve kötleri
bin çeşit pozisyonda fik tutan dilberleri
kimi zaman domalttım, ağzına verdim bazen
attırdım hep onların damcıklarına farzen
lakin şimdi anladım, farzetmeye lüzum yok
farzedeceksen zaten git bilfiil kendin sok
sıvazlarken fikimi baktım ne de güzelmiş
az önce pek küçükken şimdi boyuma gelmiş
okşadıkça büyüdü bronzdan bir büst oldu
sarıldım iki elle, benle hemen dost oldu
koskocaman bir anıt, adeta dikili taş
gittikçe göğe doğru uzanıyordu morbaş
kucaklayıp sarıldım abide-i zekere
devrilmesin istedim beşyüzbin sen yere
fakat o an o kaya, o taştan dev heyula
titreyip gümbürdedi, başladı boşalmaya
atmıklar yağmur yağmur üzerime yağarken
dedim işte otuzbir böyle olmalı aslen
otuzbircinin özü kendi barrağındadır
memo, hep aradığın, bil ki başkasındadır...