bireyselleşmenin değil bireyselleştirilmenin neticesinde oluşan durum. Aynı Foucalt gibi bireyselliğin devletin kurumlarından, araçlarından biri olduğuna inanıyorum. Halihazırdaki denetim ve izleme; yönlendirme ve yöntemlendirme gayretleri de bu zorunlu kimliği ispatlar niteliktedir. Bireysel anlamda bir tepki hiçbir iktidar için zarar verici olmamıştır. Aksine kitleler, gruplar iktidarları, devletleri korkutur. Bu anlamda da devlet, iktidar gerek eğitim gerekse -sözde- sosyal politikalarıyla "kendi" bireyini yaratır. Bu birey vereceği tepkiler de bile mevcut iktidarın belirlediği sınırların dışına çıkmaz. Muhalefeti bile bir emir gereğiymişçesine gerçekleştirir.