hiç üzerini okumadan iş yerinden tahsil edilecek yüz elli yetelelik taksi faturasını atmak, sonrasında hiç suçu yokmuş gibi sen de oraya koymasaydın diye söylenmek (ki çekmecenin içinden bahsediyoruz) , sinirlendirip kaçarken koridordan köşeyi dönen güdümlü terliği isabet ettirebilmek, ona söylemediğiniz ve bilmesi imkansız olan sırlarınızı rüyasında görüp ertesi sabah zebellah gibi yatağınızın ucunda dikilmek,
ama yine de her şeyden önemlisi karşılık beklemeden sevebilmek, varını yoğunu evladının bir tek mutlu anı için harcayabilmek....