geçen gün otu okuyan arkadaşımla dışarıdayız. günlerden perşembe. bayram için o memlekete gidicek, yolda da okuyayım diye otun ekim sayısını aldı. neyse yemek yemeye geldik, yemeği yedik hesabı ödedik, kalktık. eve giden yolu yarılamışız, arkadaş demez mi ot yok kayboldu orda bıraktık. meğer yemek yediğimiz yerde bırakmışız. bilsem bu kadar değerli olduğunu hayatta bırakır mıyım? arkadaşa diyorum geri dönelim, çok uzak diyor, yakınlarda gazete bayi yok saat olmuş 10. bütün kadıköy boğanın orayı gazete bayi arayarak gezdik. en sonunda bulup yenisini aldığımız zaman arkadaşın keyfine diyecek yoktu. akılsız başın cezasını ayaklar çekti tabi.
ayrıca ; arkadaş bunu sevgilisine söylerken bana ot al gibilerinden, çok büyük yanlış anlaşılmalar çıktı. siz siz olun ot kelimesinin yanında dergiyi kastediyorsanız dergi kelimesini de unutmayın. swh