tarih dünü hatırlatırken bazen tekerrüre tevessül eder.
şimdiki atmosfer; 1.gezinin ilk günlerinden farksız.
o günler değil, daha ilk günden bu"çözüme pusudur" notunu düşmüştüm.
gürültü patırtı arasında yankı bulmadı; bulamazdı, biliyordum. ayaklar yere bastı; renkli devrim hayalleri sükut buldu. adadan itibaren her kes için bir darbeye teşebbüstu fikri egemen oldu.
şu an yaşadıklarımızın özü aynı; çözüme pusu ve darbe hazırlığı.
elbette her teşebbüs, diğerinden ders alarak zuhur eder. bu gün olanlar suriye iç savaşından beri ayak sesleriydi. şimdi kulakları sağır ediyor.
müttefik gibi görünen batıdan en doğunun içinde yer aldığı daha yaman bir pusuda hükumet, çözüm iradesi.
hükumete kredi açan çevreler; yaman pusunun yaman iddiaları karşısında panik halinde.
hükumet adeta ışid terör örgütünün müttefiki, kıyamların adeta müsebbibi. milyonları aşan mülteciye kucak açmış olması dile bile gelmiyor. kobane, deniliyor ki; hükumetin sessiz duruşunda kobane ve suriye kürtleri ışide yem ediliyor.
ülke doğudan batıya bu "çağrıya" uymuş ayakta. tıpkı 1. gezi günleri.
bu bir krizdir. yaman bir kriz.
tıpkı dün olduğu gibi hükumet halka gitmelidir. yığınsal "barışçı" gösterilerden başlamalı halka dönüş. ve ikinci önemli adım, sür'atle erken seçim kararı alınmalıdır. tıpkı 27 nisan muhtırası verildiği gün gibi.
halk istemiyorsa gitmeli bu hükumet, kal diyorsa halk, git diyenler susmalı.
elemterefişkemgözlereşiş.
HADi.