geri zekalılara hazırlanan haber ve bilgiler

entry183 galeri video1
    159.
  1. ülke iç karışıklık haline gelmişken de itinayla verilmeye devam edilen haber ve bilgilerdir. tek tek kategoriye koyamam, bu başlık altında seceresine merak eden varsa tek tek baksın. gerekçelendirmelerimde nihat gençin yazıp söylediklerine de atıfta bulunacağım, neredeyse bir yıl önce suriye'de esad'ı teoride gömüp pratikte çuvalladığımız günlerde akp'ye seslenip bu işe tek başınıza girmeyin, yanlış işler yapmayın, diğer partilerle işbirliğine girin bu iş sizin boyunuzu aştı diyecek kadar öngörülü analizler yaptığı için söylüyorum bunu. zaten yazacaklarım da o günden belli olmayan, beklentilerin dışında gerçekleşenlerle ilgili olacak.

    bilmiyorum daha önce yazdım mı, ama uzun bir süredir hissettiğim birşey var. bu kadar gerzekliği peşpeşe sunup akılcı bir çıkış kapısı hiç gösterilmemesinin tek bir izahı olabilir diye düşünüyordum. o da insanları çıldırtıp birbirine düşürmek diye. ne yazık ki o günlere gittikçe yaklaşıyoruz, kara bulutlar da üzerimize çökmeye hazır yıllardır tepemizde bekliyor zaten.

    gezi direnişinin ağzına sıçanlarla başlamak istiyorum. aşağılık yaratıklar, orada biz barışı istedik, insanların ayrılmadan bir arada yapabileceklerini göstermeye çalıştık. güzel günlerdi, yağmurlu havada açan güneş ve çıkan gökkuşağı idi o günler. siz ne yaptınız? ha, ne yaptınız?? yakıp-yıktılar dediniz yalancı aşağılıklar! yurt dışından destek var dediniz, hapse tıkmaya kalktınız, insanları öldürüp katillerini korudunuz aşağılık yalancılar. ne oldu lan ne oldu?? neyi kurtardınız? geldiğimiz yere bak, aylardır bas bas bağırıyoruz bir tane uluslararası muhattabımız kalmadı diye! kendi yöneticilerimize laf anlatamıyoruz, çünkü onlar bizi insan yerine koymuyorlar. halk desen daha o günlerden beri söylüyoruz, basın dediğiniz sermayedar basını, kapınızın önünde bomba atsalar, evinize ne idüğü belirsiz adamlar gelip sizi dağa kaldırsa; bu adamların çıkarına ise seslerini çıkartmazlar, ispat ettiler dedik. ee? gezi'de yakıp yıkılmışmış da, bilmem neye geziciler niye hassasiyet göstermiyormuş da... Bu mudur lan o kadar patırtıdan çıkarttığınız? Kendi zihinsel iradesine kendisi hakim olup olmadığı tartışmalı bir insanın * ağzından her çıkanı, her düşüncesini doğru kabul etmenin samimiyet ölçüsünde bir sınırı var, belli noktalarda kabul de; yahu bir kişi bile aranızdan sormuyor mu "bu nasıl bir adam, partisi nasıl bir partidir de yedi düvel her türlü boku yiyorken bu adamlar gerçekten kusursuz her işleri mükemmel mi?" diye?

    hükümet yardakçılarıyla devam edelim.siz mutlusunuz, problem yok tabii. televizyonlarda belli çerçeveden çıkmayan haberlerden haberdar olun, o çerçevedeki dizileri izleyin, karolanmış kesilmiş filmleri izleyin, o kafanın inşa ettiği şehirlerde yaşayıp o yollarda yürüyün, yağmurda ıslanın, o lanet şarkıya eşlik edin amk. umrumda da değil, zaten yazan benim: mümkünse siz onların tüm icraatlerinden faydalanın ben iyisini de kötüsünü de istemiyorum. istemiyorum kardeşim! biliyorum, çünkü bugün jeton düşmedi; buraya sürüklendiğimiz ayan beyan belliydi, vatan-millet edebiyatı yapıp bizi cepheye süreceğiniz belliydi, ateşe odun misali önce bizi atacağınız belliydi, kaç yıl önce söyledim. adamların söylediği ile yaptığı tezat birbirine, her türlü maddi değeri onlar harcar-yer, her türlü manevi değer onlar sömürüp sonra paçavra gibi kenara atsın diye vardır. yeter ki sizin oylarınız düşmesin, bundan it gibi tırsarlar işte. hadi benim yaşamımın onlarca yılında kazanabileceğim parayı koluna saat diye takanlar tırsar da, ya pardon bu kadarını alamayanların kefen falan giyecek kadar savunacakları ne var? niye bilendiniz oğlum, kime karşı bilendiniz?

    peki ya şimdi? bakın, o marifetli şahıs ve akıl hocası olan bugünün başbakanı aldı soktu bizi bataklığa. nasıl çıkacaklar ben de bilmiyorum. pembe dizi izler gibi uzaktan bakalım dedikçe içine çekiliyoruz. kurtulmak için çırpınırken tutunmaya çalıştığımız dallar da çürük çıkıyor; inanmayan chp ve mhp'nin tüm bu süreçte ne etki yaptığına baksın. ya ne yaptınız arkadaş siz?

    hükümetteki icraatçiler! yugoslavya örneği vardı, komşu komşuyu boğazladı aman o hale gelmeyelim dedikçe, kürt-alevi-ulusalcı diye etiket etiket üstüne yapıştırdınız. x lobisi y lobisi dediniz, alın ulan geldiğiniz yer burası işte! atatürk'e, cumhuriyet'e bok atıyordunuz ya, işte ülkede bulunduğumuz halden onlar ilerlemiş ve medeniyet olarak, yapı olarak bir yere taşımışlardı. eleştirecektik belki evet, ama biz de birşey inşa edebilip iyi-kötü karşılaştırmasını yapacaktık. ya siz neyi inşa ettiniz neyi? ağaoğlu'na ihale vermeye, yiğit bulut'u tt yönetim kurulu'na sokmaya benzemiyor o iş, emek vereceksin. öyle süreç müreç deyip altını başkası doldurunca da anlatamıyorsunuz, eksik kalıyorsunuz. özetle bi boku beceremeyen bir güruh ve onların peşinden sürüklenen zavallılarsınız; akıl aldığınız da yok, sike sürecek aklınız da yok. şimdi hadi gidin cepheye diyeceğim, hangi cephedesiniz acaba siz biliyor musunuz? öyle devlete sızmaya kadrolaşmaya sokağa çıkıp insani hakkını kullanan vatandaşa gaz sıkmaya benziyor mu bakın. yazık, katledilen binlerce insan kim ve ne olursa olsun utancımızdır da, yanı başımızda olup bitiyor ağzımızı açamıyoruz. açıyoruz suçlu oluyoruz, başkası açıyor bu sefer gelip ulus devleti yarıp geçmeye kalkıyorlar. oraya kaçamayız ama kendi idarecilerimize de sığınamayız; kimiz lan biz? neyiz biz, bizi de mi öldüreceksiniz? bu mudur, ondan mı suriye'den kaçanları aldınız, kimler vardı aralarında? hatay'a o kadar ajan ondan mı doluştu, kim oğlum bu sokaklarda gezinenler? var mı tespitiniz, kucak mı açalım ne yapalım? bizden vergi alıp millete maaş bağlıyorsunuz, silah veriyorsunuz; belki iyi birşey yapıyorsunuz, anlatın da bilelim! ışid ile ne ilginiz var, terörist diyemezken şimdi niye çatışmaya gidiyoruz, daha önce misilleme şansı varken yanıt vermediniz de şimdi gidince ne yapacaksınız?

    anlatacak, yazacak çok. sinirliyim, üzgünüm, hem de çok. gerizekalı yerine konmak, en çok o koyuyor, hem de çok!
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük