olsa olsa, şişman arkadaş tarafından "aynı şeyi yiyoruz, o niye kilo almıyor?" şeklinde bir sorgulamaya muhatap olan insandır. bir ara böyle bir arkadaş vardı. çocukla yemek yiyoruz, ikide bir sen ne kadar çok yiyorsun diyor bana. sonra da maaşallah diyor, yiyorsun ama kilo almıyorsun. bir süre sonra arkadaşın bana gıcık olmaya başladığını fark ettim. çocuk spor yapıyor, az yiyor, gece aç yatıyor falan. ama bir türlü kilo veremiyor nedense.
sonra bir gün dikkat ettim. evet, bazı öğünler aynı şeyleri yiyoruz. ama çocuk yemekten sonra bir de tatlı yiyor. benim tatlıyla aram yok. boş geçiyorum. ben ne kadar aç olursam olayım, fast foodla karnımı tıka basa doyurmam. bu eleman, en az iki kişinin rahatlıkla doyabileceği bir sipariş verdi. fiyatı da iki kişilik oldu tabi! 40 lira mı neydi. ulan ben bir fest fudcuda 15 lirayı geçen her lira için vicdan azabı çekerim bee! sonradan bir arkadaştan öğrendim, bizimkinin spor yapıyorum dediği, yarım saat yürüyüş temposunda koşturmakmış. o sırada da ha bire bir şeyler yiyor zaten. ben 5 kmyi aşmayan yerlere sıklıkla yürüyerek giderim. bir günde 15 km yol yürüdüğümü bilirim. bu eleman ise istanbuldaki taksicilerin çoğunu tanıyor! beyefendi kıçını kaldırıp 300 metrelik bir mesafeyi bile yürümüyor.
velhasıl, kandırmayın kendinizi gençler. çok biliyorum bu "su içsem yarıyor" ayaklarını. bir günde neler yaptıklarını azıcık inceleseniz, fark edeceksiniz ki bu insanlara içtikleri su değil, yedikleri yağlar, börekler, ekmekler, hapur hupur götürdükleri fest fudlar, kolalar yarıyor! ve size bir diyet de önereyim. az ekmek yiyin, sofradan karnınızı tıka basa doyurmadan kalkın, bol bol yürüyün, bütün gün oturmayın, fest fuddan uzak durun ve mümkün olduğunca ev yemeklerini tüketin. öğrenciyseniz, okulun yemekhanesinde verilenlerle yetinmeye alışın, genelde kalorileri ve günlük besin ihtiyaçları hesaplanarak hazırlanıyor o menüler. bakın bakalım nasıl kilo veriyorsunuz. onun haricinde de kilolu olmayanlara gıcık gitmeyin boşuna. bu size hiç bir şey kazandırmaz.