hem misafir hem de bayramın gelişiyle şiddeti gittikçe katlanan gerginlik.
çalışmam lazım diye sıvıştım ortalıktan biliyorum çünkü valide hanımın gerginlik katsayısının gittikçe artacağını. aslında gerçekten de çalışmam gerekiyor, yetiştirmem gereken bir ton iş var. o da biliyor ya ilişmedi bana. babam da kaybolmuş ortalıktan. bir kahve alayım diye düşünerek mutfağa doğru gittim ve mutfağa adım attığım an pişman oldum bu kararımdan ötürü. ama artık çok geçti.
- ne yapıyorsun annecim?
+ ne yapabilirim? poğaça yapalım dedin kaçtın içeri!
- e işim var anne söyledim ya...
+ tamam tamam bir benim işim yok zaten.
- anne yarın işleri teslim edeyim sonra yaparız.
+ başladım artık sen işine bak.
- peki annecim.
+ gitmeden bana şuradan biraz un indir.
- tamam. başka bir şey var mı? gidiyorum yoksa.
+ ay iyi git git. dur, tatlının şerbetini de koy öyle git.
tam bir saat sürdü bu muhabbet.
sorsan yardım etmedim.
