orası bisiklet yolu olmasa dahi, yolda piknik yapılmaz, adı üstünde yol, insan geçecek oradan. ama ortada kurallara uymayan birini gördüğümüz gibi elimize kamera alıp internette deşifre edemeyiz. şu haliyle aile bisikletçilere dava açar ve kazanma ihtimali çok yüksek olur.
Tatlı dille söylense belki de herşeyin düzeleceği bir olayı, "yok yok arayayım polisi, isminiz neydi?" tarzı içi boş yaklaşımlara indirgeyen o bayanı anlamak çok güç. baba kadına hanımefendi diye seslenerek saygısını bozmuyor, sen kendin de ismini soracak hakkı nasıl buluyorsun. şikayetini yap konu kapansın bu kadar.
Ben izmirde yaşadığım bir olaya çok benzettim bu olayı.
izmire ilk üniversite için gittim ve 18 yaşındaydım. arkadaşımla aynı üniversiteydik ve gezmeye gittiğimizde, şehri bilmediğimizden tedirgin oluyorduk. O izmir'in meşhur 169 una bindik alsancağa gitmek için. ben ilk bindim oturabildim bir yere, ama o kadar kalabalıktı ki arkadaşım arka tarada doğru sürüklendi. yanıma da yaşlı bir teyze oturdu. ben arkadaşımı göremeyince tedirgin oldum (dalga geçmeyin ailemizden ilk uzak oldugumuz zamanlar) ve onu aradım. ineceğimiz yeride bilmediğimizden, arayıp inerken bir arkaya bakacağım, dikkat et filan dedim. Bu esnada yanımdaki yaşlı bayan,
"afedersiniz ama telefon kullanmak yasak arabada"
dedi. bende elimle bir dakika işareti yaptım ve hızlıca konuşup kapattım. Sonra döndüm ve durumumuzu anlatacakken.
"siz herhalde göremediniz, arabada konusmaya izin verilmiyor, suradaki tabelada görebilirsiniz"
dedi. güzel dille bir yasağı anlatmış oldu bana. bende durumu anlatıp arkadaşımı kaybetmek istemediğimden acil konusmam gerektiğini söyledim. kadın tabi tabi dedi ve sonra muhabbet ederek yola devam ettik.
yani demek istediğim, güzellikle konusacagınız zaman da olayı çözebilirsiniz. eğer çözemiyorsanız yapacagınız sey deşifre etmek değil, gerekli yerelre müracaat etmek olmalı.