"Evlenmeye güçleri yetmeyenler de Allah, onları lûtfuyla zengin edinceye dek ırzlarını korusunlar. Köle ve câriyelerinizden, bir müddet içinde birden veya taksitle bir mal veya para karşılığı azât olmak isteyenlerin dileklerini de, bunda bir hayır olduğunu bilirseniz kabûl edin ve onlara, Allah'ın size verdiği maldan verin. Câriyelerinizi, onlar da namuslu yaşamayı istedikleri halde, geçici dünyâ malı için kötülük yapmaya mecbûr etmeyin. Zorla kötülüğe sevkedildikten sonra da şüphe yok ki Allah, onların suçlarını örter, rahîmdir."
ayette evlenmeye gücü yetmeyenlerin ırzlarını korumaları söyleniyor ki buradaki hitap özgür müslümanlaradır. sonra efendi olanlara "eğer hayır görürlerse" esirleri ile serbest bırakılmaları hususunda bir anlaşma yapmaları tavsiye ediliyor. ve sonra cariyelerin önüne gelene peşkeş çekilmemesi (fahişe gibi çalıştırılmaması) emrediliyor.
oysa şu ayetler cariyelerle ilişki kurmak için nikaha gerek olmadığını ispatlıyor:
yahu bu insanlara çok şaşırıyorum. kureyş lehçesini haliyle günümüzdekilerden çok iyi bilen kıyamet kadar dönem alimi neyin ne olduğunu açıkça ifade etmişken, 1400 yıl boyunca uygulama buna göre yapılmışken, şimdi kalkmışlar, batı değerlerinin etkisiyle, dinin emir, yasak, haram ve helallerini değiştirmeye çalışıyorlar.