işverenden tahsil edemediği prim borcunu kooperatif başkanından tahsil etmeye çalışan kalitesiz insanlara trafından yönetilen kuruluş.
şöyleki; 10 yıl önceki bir inşaatın müteahhitinin işçileri için ödemesi gereken sgk prim borçlarını o zamanki kooperatif başkanından talep etmiştir. hem de bugün. toplan tutar 60bin tl. zekaya bak.
hangi akılla yönetildiği belli olmayan kurum.
diğer bir örnek; yurtdışında çalışan ve sigoratsını türkiye ye transfer eden birisi olarak şahsıma çıkarılan 4500tl lik gss prim borcu. ulan zaten her türlü muayenemi kendi cebimden ödüyorum. her seferinde sistem görmüyor diyerek bana ödetiyosun da niye prim borcu için evet senet gönderiyosun?
hangi akılla yönetildiği tanımlaması fazlaca iyimserlik olmuş, doğrusu akılsızca yönetilen kurum olmalıdır.
sosyal güvencemiz bunlara kaldıysa sıçtık.
birde bu gss denilen mesele var. şimdi bir şahsın muayene ve tadaviyi redetme hakkı bulunmaktadır. ister ameliyat, ister ilaç gibi her türlü operasyonu kabul etmeme hakkına sahiptir. ancak her ay sağlık sigortası adı altında para ödemeye mecburdur. bunu mantıklı olarak izahat edecek birisi var mıdır? gülmemek elde değil ama malesef böyle.
şimdi bu devlette her vatandaştan araba sigortası istenirse arabam yok ki der geçersiniz ama sağlık sigortası istenirse ben zaten hastane, muayene ve bilimum sağlık kuruluşlarını kullanmak istemiyorum diyemiyorsunuz. parayı öde ama yine yararlanma cevabı alırsınız.
