günümüzdeki ahlaki çöküntünün sebebi ve çözümü

entry30 galeri
    13.
  1. türkiye özelinde konuşacak olursak;

    islam'ı ve tüm diğer dinleri siyasetten çıkartmaktır. din ticaretini kazanç kapısı olmaktan çıkartmak gerekir. buna siyasi partilerden tutun da köyünüzdeki hacı amcalara kadar hepsini katabiliriz. çünkü din tüccarları her türlü ahlaksız işi yapmakta ama dinin arkasına saklanmaktadırlar. adam sakallı, cübbeli çocuk tecavüzüne gönül vermiş. sen böyle bir orospu çocuğuna "o dini bütün adamdır, yapmaz öyle şey" dersin ama adam daha neler yapıyordur, bilemezsin. adam bir gün içinde evindeki yüz milyon dolar sıfırlamış, birileri savunmak için "günah işleme özgürlüğü" diyor; öbürü "o paralar zekattır" diye kıvırıyor.

    e "tayyip i üzmek allah ı üzmektir"le başlayan ve günümüzde şirk koşmaktan depar atmaya varan söylem ve eylemleri de hepimiz biliyoruz. bunu akp'liler de biliyor, görüyorlar. bir kısmı paralı köpekler olduklarından susuyorlar; diğerleri de bu söylemlerin islam'da var olduğunu sandıklarından.

    aynı şeyler sözde gelişmiş, özde geri kalmış pek çok toplum ve devlette de aynı durumda. misal abd'nin akp'si boston tea party'den abd başkanlığına aday adayı olan michele bachmann manyağı adaylığını koymasını kendisine tanrının söylediğini iddia etmişti. bir kişi de çıkıp "tanrının sesi nasıldı" diye sormamıştı. kadın resmen peygamberlik iddiasında!

    siyaset kirli bir iştir. popülariteye dayanan her iş kirlidir. siz inancınızı, ahlakınızı siyasete çekerseniz o inanç da ahlak da kirlenir; sonunda da tanınmaz hale gelir. sonra samimiyetle inananlar sizler gibileri görüp o dinden çıkarlar. gene inanırlar. çıktıkları dinin eskiden uydukları kurallarına gene uyarlar belki. ama o dinden olmadıklarını söylerler çünkü o dinden olanlar en büyük ahlaksızlıkları yapmaktadırlar.

    tabii bir de mahalle baskısı denen şerefsizlik var. "ben daha dindarım" diyebilmek için olmadık boklar yeniyor. onu da bırakmak şart. insanların ahlakları, dinleri yalnızca kendilerini ve inandıkları yaratıcılarını ilgilendirir. başkalarını kendi kurallarınızla biçimlendirmek isterseniz sonunda sizden güçlüsü çıkar, sizi de kendi istediği biçimde davranmaya zorlar. bunun sonu baskıdır. tıpkı tayyip in türkiyesi'nde yaşadığımız gibi. evde, bakkalda, sokakta, mahallede, okulda, siyasi partide, işte... her yerde hiyerarşide sizden üstün olan ya da öyle olduğunu sanan ve bu yüzden sizin ona uymanız gerektiğini düşünen ve bunu gerçekleştirmek için her haltı yiyen hıyarlar var.

    insanları oldukları gibi kabul etmekte, edemiyorsak irtibatı kesmekte, kesemiyorsak görmezden gelmekte, gelemiyorsak hoşgörmekte bitiyor her şey.
    0 ...