10 eylül 2014 tarihinde kamil koç turizm firmasında yaşanmış rezalettir.
kamil koç bu işi bozdu diyenlere katılıyorum, eskiden böyle değildi. geçtiğimiz temmuz ayında ankara-bursa seferindeydim. bursa il sınırını geçmeden önce pek bir sorun yoktu, sadece yol güzergahındaki her ilin otogarında yarım saat mola verildi, o kadar. ancak otobüs bursa çevre yolu ayrımına geldiğinde çevre yoluna girmeyerek kestel-gürsu istikametine ilerledi.
bunda ne var şimdi diyebilirsiniz, otobüslerin, tırların ve benzeri araçların çevre yolunu kullanmaları zorunludur. bu, oradaki tabelada da apaçık bir şekilde belirtilmiş olmasına rağmen şoför arkadaş öyle yapmadı, devam etti.
tamam, "sana ne yani ne fark eder ha ordan gitmiş ha burdan gitmiş" diyorsunuz şimdi. evet, benim açımdan da hiçbir farkı yok ancak asıl olay bundan sonra başladı. otobüs belediye otobüsüne döndü, her 50 metrede bir durup durakta bekleyen birilerini aldı, birkaç durakta bir de aldığı kişileri bıraktı.
şimdi, "ya kardeşim sana ne oradaki şoför, muavin vs. de ekmek parası kazanıyor, ne yapsın, en kötü 1-2 dakika geç gidersin" diyebilirsiniz. o halde ben de soruyorum, farz-ı misal, dışarıdan alınan rastgele adamlar yüzünden o otobüse bilet alıp binen yolculardan birinin bir şeyi kaybolsa mesela, bunun hesabını kim verecek? patron ve resmi makamlar kimi muhattap alır böyle bir olayda, otobüs şoförünü ve oradaki firma personelini veya biletli yolcuları. değil mi?
bir de yolun ortasında bir mahallenin içinde durup 20 dakika boyunca birinin bagajdaki bavullarının indirilmesini bekledik. hesaplarıma göre, saat 00:00'da varmamız gereken bursa otogarına otobüsün saatine göre 1:05'te vardık.
şimdi istisnasız her girdiğim entry'de belirtiyorum, ben kimseyi karalamak falan niyetinde değilim. naçizane, buradan bizatihi yaşadıklarımı, izlenimlerimi bildiriyorum ki firmalar-kurumlar da kendilerini, verdikleri hizmetleri iyileştirebilsinler. onun dışında bu şirketten bir yetkili ulaşırsa otobüsün plakasını da seve seve kendilerine iletirim. kalın sağlıcakla.