Normalde insan kendi evriminin sorumluğundan ve seçim özgürlüğünden kaçmak ister. Özgürlükten çok korkar. Esir olduğunuzda yaşamınızın sorumluluğu asla sizin değildir; sorumlu bir başkasıdır. Yani bir anlamda esaret rahat bir durumdur. Yükü yoktur. Bu bağlamda esaret özgürlüktür; bilinçli seçim yapmaktan özgür olmaktır.
Tamamen özgürleştiğiniz an kendi seçimlerinizi kendiniz yapmak zorundasınız. Kimse sizi bir şey yapmaya zorlamıyor. Tüm seçenekler size açık. işte o zaman zihinsel çatışma başlar. Böylece özgürlükten korkmaya başlarsınız. Faşizm gibi ideolojilerin çekiciliğinin bir nedeni de bireysel özgürlükten ve bireysel sorumluluktan bir kaçış yolu sağlamalarıdır. Sorumluluğun yükü bireyden alınmıştır; sorumlu toplum olmuştur.
Altına imza atılabilecek işte bu alıntı hint mistik gurusunun görüşü.