Godard'tan salt bir dram filmi Vivre Sa Vie.Açıkçası film beklentilerimin biraz altında kaldı bunun sebebi de sanırım filmin kurgusu,ben film hem kurgusunu pek beğenmedim,hem de genel olarak olaylar biraz fazla oldu bittiye getirilmiş sanki.Film oyuncu olmak isteyen bir kadının hayat kadını olma sürecini anlatıyor fakat günümüzdeki filmler gibi gereksiz cinselliği ön plana çıkarmak yerine oldukça naif bir dille anlatmış Godard,özellikle Nana karakterinin nasıl bu işi yapması gerektiği anlatılan sahne oldukça naif bir şekilde anlatılmış.Hikaye günümüze göre oldukça sıradan fakat çekildiği yıllara göre orjinal denilmiş olabilir fakat günümüze göre sıradan bir hikaye fakat Godard'ın yeteneği de burda ortaya çıkıyor ve bu sıradan hikayeyi kendi sinema diliyle yorumlaması sayesinde film insanı sıradan hikayesiyle sıkmak yerine sahnelerin anlatılış tarzı,sinematografi ve yönetmenin başarılı çekimleri sayesinde film değişik bir tat veriyor.Filmdeki naiflik filmin hem temposuz hem heyecansız hem de biraz ruhsuz olmasına sebep olmuş ki zaten filmin sonunu saymazsam ben filmden pek etkilendiğimi söyleyemem.Oyunculuklar başarılı,zaten Anna Karina filmi tek başına götürmüş diyebilirim,ayrıca filmin soundtrackleri de hoş.Filmin sonu ise o kadar ani ve acı bitiyor ki sanki nerden geldiğini bilmediğin bir tokat yemek gibi bir acı veriyor insana,ani ve acı bir tokat.Son olarak ben film için başyapıt diyemem fakat Godard sevenlere tavsiye edebilirim.