afrika denince akla çoğu şey gelecektir..enbaşta sömürgedir elbette yüzyılllardır süren bu avrupa insanın hiç bitmeyen açlığı ve vurdumduymazlığı afrikayı yavaş yavaş pörsüyen bir balon misali yemiş bitirmiştir tam anlamıyla..sahip olduğu kaynaklarıyla adeta dünyanın enerji-maden cenneti olması onu gelişmiş çağdaş bir kıta olmasını sağlayamamıştır malesef. onun yerine tüm kaynaklar başta avrupa ve amerika olmak üzere dağıtılmıştır..yıllarca süren sömürge afrika insanının piskolojisinide etkileşmiştir elbette onu daha çok yönetilmeye muhtaç ve güvensiz yetirmiştir bu sömürgeclik sistemi..bunu dünyanın herhangi bir yerinde yaşayan siyahiyle afrikalı bir siyahi arasında görebilirsiniz..akla gelenen önemli şeylerden biriside açlıktır..şahsen benim gözüme afrika denince açlıktan kemikleri sayılabilen afrikalı siyahi bebekler geliyor..dünyanın yüzyıllar boyunca yaptıklarının eseridir bu..ama halen herkesi doyurucak kadar paramız varken hala tv lerde izleyip ahh yazıık diyoruz..diğer bir açıdan ise vahşi yaşamın evidir afrika..aslan kaplan fil ne arasanız vardır evet antilopu taşşak larını yiyen aslan bile vardır: (bkz: yere yatirdigi antilobun testislerini yiyen aslan)ayrıca belgesellerin nerdeyse %60 ının çekildiği yerdir de..stv belgesellerinde ise bu sayı %100 bulur. müziği ise gayet eğlencelidir.. dansları eğlencelidir..afrika gibi biyerde insanların bukadar güleryüzlü hayatı seven şarkıların olmasının yanında seattle gibi zengin bir abd eyaletinde depresif ve melankolik bir müziğin çıkması haytın bize parayla saadet olmaz diyişi gibi geliyor..
daha yazıcak çokşey var biliyorum..ama afrika anlatılmaz yaşanır hissedilir!aslında dünyadaki çoğu şey böyledir..anlatılmazdır yaşanırdır..
