bir palyaço yalnızlığı düşlersin, suskunluk renginde serinliği, serinlik kıvamında sessizliği olan. bir palyaço yalnızlığı düşlersin ve düşersin renklerine. herkesin hatırına, hiçkimsenin hatırlamadığı hatıralar vardır bir palyaçonun hatırında. ve yaralıdır her biri, denizini kaybetmiş kentler gibi, bazen de havalı kentine gelmiş denizler gibi. bir palyaço yalnızlığı düşlersin, suskunluk renginde serinliği, serinlik kıvamında sessizliği olan. bir palyaço yalnızlığı düşlersin ve düşersin renklerine.
bilirsin artık, herkes kendi düşünde kendi, kendi gülüşünde yabancıdır. hiç de yabancı olmadığı hayatlara yaralıdır. işte bu yüzden, tam bu yüzden hiçkimsenin hatırlamadığı hatıralar hatırınadır bir palyaçonun hatırladıkları. düşünde gülüş, gülüşünde düş olmayanların inadınadır bir palyaçonun tüm inandıkları. henüz taşınmış bir hüzün tazeliğinde, bir palyaço hatıralarıdır okudukların. bir palyaçonun en çıplak yaralarıdır. ve ne zaman bir palyaço ağlasa, tesadüfen bir mutluluk gelir, fark edilmeyen hüzünler taşıyan. ne zaman bir palyaço ağlasa yağış beklenir, ansızın bir çocuk büyüyüverir. bir palyaço düşlersin, her renginin faili şiir olan. bir palyaço yalnızlığı düşlersin, suskunluk renginde serinliği, serinlik kıvamında sessizliği olan. bir palyaço yalnızlığı düşlersin ve gülersin renklerine. ağladığını hiç unutmadan.