şu kısacık hayatta sadece tek sanşımızın olduğunu belirtir. ölüm her an kapıda ama biz sanki hiç ölmeyecekmişiz gibi yaşıyoruz. sabahlara kadar ders çalışıyoruz, ne için? üniversite kazanıp iyi bir gelecek kurmak için. hadi ya? daha geçen ay, şehrinin YGS 1.cisi olan çocuk evinde ölü bulundu. çocuk cinayete kurban gitmiş. ne oldu simdi o çocuk? gecelerini, gündüzlerini, haftalarını, aylarını harcadı da ne oldu? öldü. yarın sabah senin benim ölmeyeceğim ne malum? neye güvenerek herseye bu kadar çalışıyoruz? hayattan zevk almamız gerekirken, ağustosun ortasında sabah 8 de kalkıp dershaneye gidiyoruz, 8 saat ders görüyoruz. ne için? daha bilgili kültürlü ölmek için mi? ölüm bu ya, ötesi var mı? ha ölümden korkuyor muyum? hayır. şu hayattaki tek gerçek ölümdür efenim. (bkz: aynştayn) adam atomu parcaladi. ee? önce etlerini böcekler yedi, sonra kemikleri toprağa karıştı. benim sitemim eğitim sistemine. sen bizi en verimli yaşlarımızda dort duvar arasına sokup, integral çözdürüyorsun ya, allah belanı versin. ben de istemeyerek yazımı sonlandırıyorum. zaten buraya kadar kimse okumamıştır. mal mısınız olm? 11.nesil bir liseli yazarın, ölümü örnek göstererek ğitim sistemine karşı atarlanmasını okudunuz resmen. harbi malsınız.