Başkalarının mutluluğu adına, başkalarının rahatsız olmaması adına kendi varlığını, benliğini hiçe saymak "ya ben" düşüncesini kolay kolay uğranmayan ikinci sayfalara atmaktır. Başkalarını romanın baş kahramanı yapıp kendini sıkıcı ve okunulmadan geçilen önsöz yapmaktır.
Evet, galiba bugünlerde daha da farkına vardım bu olayın. Sanki bilinçsizce yapıyorum, sanki benliğime kazınmış çekingenliğin semptomlarından birini yaşamak zorunda bırakılıyorum gibi. Ama aslında bunu bilincimin arka planına atarak sanki kendi tercihim olmadan yapıyormuşum ve bu yalana kendimi uzun zamandır inandırmışım.
Mesela geçen otobüse binmek için ilk başta gelenlerden biriydim, bütün koltuklar ikisi dışında boştu ve hoşuma giden yere oturma avantajına sahiptim. Hiç düşünmeden direkt otobüsün en ön koltuğuna otomatik kapının yanıbaşına oturdum ve kendime o küçük zaman içerisinde ordaki koltuğa kendim isteyerek, manipülasyona uğramadan oturduğum yalanına kendimi inandırmıştım bile. Neyse otobüs de koltuklar doldu, ayaktakiler de tıkış tıkış kalan boşluklarda bekleştiler. Otobüs ilerledikçe istedikleri yerlere gelen yolculara indikçe kapının açılmasıyla yüzüme soğuk bir rüzgar çarpıyor ve sonra kapı kapanınca tekrardan ısınıyordum. Bu git gel vücudumda hissettiğim ısı değişimleri canımı sıkıyor beni rahatsız ediyordu, o sırada kendimi kandırdığımın ve aslında o koltuğu hiç sevemediğimin idarkına belki yüzüncü kez varmıştım. Kendime söylediğim yalana güzei bir kılıf uydurarak bilincimi alt ettiğimi sanmıştım oysaki. Değilmiş. ineceğim yer uzakta olmasına rağmen direkt kapının yanına oturmamın hiçbir mantıklı açıklaması yoktu. işte o sırada tam da yine başkaları için yaşadığımı farkettim. Aslında oraya oturmamın asıl sebebi, ineceğim durak geldiği zaman kapıya doğru yinelirken gideceğim yolda kimseyi rahatsız etmek istememek ve onlarda kötü bir intiba uyandırmak istemememdi. Altı üstü 2 metrelik kapıya yürüme mesafesi için kendimden feragat etmiş başkalarını rahatsız edeceğim düşüncesiyle bilincime rest çekmiştim.
Başkaları içln yaşama düşüncesi beynimde bir tümör gibi büyümüş ve algımı bu yönde ele geçirmişti aslında. Tam bir aptal, budalaymışım oysa.