yıllar sonra karşılaşılan eski sevgili

entry21 galeri video1
    17.
  1. Yürek burkandır.

    Ne olmuştur, nasıl olmuştur bilinmez. Araya giren şeytanlar, oyunlar, dönen dolaplar...
    Oğlan karga tulumba kovulur evinden yurdundan. Ayrılık acıdır ama bu ölümden beterdir.
    Veda edemeden, anlam veremeden, tutunacak bir öfkeye bile sahip olamadan sürülür gider uzaklara.

    . . . .

    Yıllar geçer, sular biraz durulur ya da öyle görünür. Döner yurduna. Neden, ne amaçla o da bilinmez.
    Boş boş dolaşır sokaklarında kasabanın, anlamsız bakışlarla.
    Derken, o eski patikada karşısına "O" Çıkar. Önceki gün uzaktan görmüştür ancak bu sefer karşısındadır.
    Yıllarca kafasında yaşattığı o an, "O" ve damarlarında varlığını yeniden hissettiren cam kırıkları...
    Önce "O" başlar;

    -- Hoş Geldin.

    - Hoş Bulduk.

    --Nasılsın?

    -iyiyim, saol. Sen?

    --Gördüğün gibi, şükür... Özlemiş misin buraları?

    - Özlemek mi? Neyi? Buradan giderken son bir kez arkaya bile dönüp bakamamıştım. Öylesine yıkılmıştı ki her şey... Kalmayan, olmayan bir yoklukta özlenecek bir şey bulamamakla geçti yıllar. Özlemek mi? Özlemek... Öylesine kaybettim ki her şeyi, Sanırım özlemlerim de arada kayboldu gitti.

    --Neden döndün peki?

    -Bilmem, belki yine kovulmuşumdur bir yerlerden... Yorulmuşumdur, gölgesinde oturacak bir zeytin ağacı bulurum belki diye umut etmişimdir.

    --Beyazların artmış...

    -Ben azalırken onlar çoğaldı. Geçinip gidiyoruz... Sen aynısın.

    --Yaşlandım ben de, kilo aldım. Bir kızım var.

    -Gördüm. Maşallah, Allah bağışlasın... Sana benziyor.

    --Sağol. Ben artık gideyim. Tekrar hoş geldin.

    - Sen sağol, sen sağol... Güle güle...

    Boğazındaki düğümle kala kalır orda, yavaşça yürür. Yüzü görülmez. Belki ağlıyordur...
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük