1943 yılında Auschwitzde loş bir barakada, bir fizikçi, bir eldiven imalatçısı, iki haham, bir hukuk profesörü ve pek çok suçludan oluşan bir grup erkek, kader bekleyişlerini sürdürürken verdikleri hayatta kalma mücadelesinin yanı sıra, varoluş amaçlarını da sorgulamaya başlarlar. Gaz odasına götürülmek üzere seçilip seçilmeyeceklerini çaresiz bir şekilde anlamaya çalışırken,Tanrının bu kadar acıya neden izin verdiği sorusunun cevaplarını ararlar.