üzülerek söylüyorum ki doğru olan önermedir. bugün bırakın 3. dünya ülkelerini, ülke bile sayılmayan yerlerde herhangi mantıklı bir açıklaması olmadan zam yapılınca, oranın halkı, protesto ediyor. baskı yapıyor, devlet geri adım atmak zorunda kalıyor.
bizler, afedersiniz ama sikilmeye o kadar alışmışız ki, her gün başka bir zam yapılıyor, ve tıpış tıpış o zama uyuyoruz. günlük yaşantımıza devam ediyoruz.
ülkede her bi' şeye zam geliyor. akaryakıta zam, sigara zam, elektriğe zam, suya zam. zamlara tepki de facebook sayfalarında açılan gruplardan öteye gitmiyor.
halbuki gezi direnişinde gördük. haklı bir şeye inandığımız zaman, haklı bir şeyi protesto ettiğimiz zaman, brilikte ne kadar güçlü olduğumuzu gördük.
fakat bunların hiçbir zaman devamı gelmiyor. ufak bir birlik beraberlik olunca, hemen bozulması için insanlar uğraşıyor. araplardan aldığımız özelliklerden birisi bu sanırım. hiç kimse birbirinin başarılı olmasını istemiyor.
en son da bi' hikaye anlatayım; cehennemde her ülkenin bir kazanı varmış içinde Sıcak kaynayan yağ olurmuş günah işleyenler bu kazanlarda cezalandırılıyormuş.kazandan kafasını çıkaranları zebaniler kafasınıa vurarak geri kazana sokuyormuş. baş zebani bir bakmış diğer kazanlarda her kes çıkmaya çalışıyor ama türklerin kazanından kimse kafasını bile çıkarmıyor baş zebani zebanilerden birini çağırmış ve sormuş;
- niçin türklerin kazanından kimse çıkmıyor yoksa orada günahkar yok mu?
diğer zebani ise; olmaz mı, ama çıkmaya çalışanı alttakiler geri çekiyor...
