şizofrenim demenin 1001 yolu

entry19 galeri
    18.
  1. üzerimde umarsızca bir katran var.
    herhangi bir a horizonundan b horizonuna heyelan gibi kayıyorum.
    farkında değilim gibi.
    içime bir şeyler oturuyor.
    kendi içimde kendi evimde misafir gibiyim sanırım.

    sonra kalbimi söküyor bir duvara asıyorum.
    boyası kanı durmadan bir fırçayla şekillendiriyorum.
    şekilden şekle giriyor kalbim.
    şekilden şekle üzülüyorum.

    dışarı çıkıyorum anahtarı içeride unutuyorum.
    belki de anahtar pantolonum arka cebinde.
    ama arka cepli olmayan pantolonumu giymiş gibi hissediyorum.
    bir pantolona bile güvenmiyorum ki ev masraflarından önce kemerimi sıkıyorum.

    ucuz bir tatil kazanıyorum.
    tek başıma katıldığım çekilişten iki kişilik bilet veriyorlar.
    iade ediyorum onlara bir kopyası duruyor 7 yaşındaki vesikalık fotoğrafımın hemen yanına.

    başka bir otobüse biniyorum.
    az önce indiğim otobüsteki şoförün selamını iletiyorum bu şoföre.
    cevap vermiyor iniyorum otobüsten tekrar. küfür ediyorum.

    uzunca bir yola düşüyorum.
    elimde harita var ama yol dümdüz.
    nereye sapabilirim ki diye düşünürken aslında kuzey o kadar da güney de değilmiş deyip geri dönüyorum.

    sözlüğe giriyorum eve varınca.
    giriş yapıyorum başka bir nickle hata alıyorum.
    beyniniz hatalı ya da kalbiniz hatalı diyor.
    farklı bir sekme açıyorum. porno izlemek için.
    çocuk kilidi kapalı. kendim bir çocuktan halliceyim.
    çıkış butonuna basıp evden çıkıyorum.

    otobüslerdeki şoförler bir kafede oturmuş tavla oynuyorlar.
    birbirlerinin selamını almayan iki kişinin gözümde mars oluşlarını düşündüm.
    iki kırığım vardı sanırım. biri siyah diğeri mat siyah.

    biraz daha yürüdüm ve bir gişede soluk aldım.
    iki kişinin daha ucuza satın alabildiği pahalı bir yer biliyorum.
    biri 7 yaşında diğeri 70 yaşında iki fotoğraf.
    onların bir kopyasını tatil masraflarımın arasına koyuyorum.
    pantolonumu çaldırıyorum.

    pantolonumu ters giymişim. aslında ön cepli değilmiş.
    anahtar ise dışarıda ben içeride mahsur kalmıştım.
    kendime o kadar güvenmiyorum kapıyı içeriden kilitlemişim.
    pantolonumun üzerinden savrulup geçiyordum.

    geçtim orayı bir tablo gördüm bir antikacıda.
    bir kalp duruyor tam ortasında tuvalin.
    nabzım duruyor.
    horizonmuş tablonun adı.
    nabzım tekrar çalıştı.

    yürüyüp gittim b horizonuna tekrar bu sefer heyelansızım. heyecansızım.
    vardım ve eski sekmeleri geri yükledim.
    hem pornoya giriş yaptım hem sözlüğü izledim.
    içimdeki katran bir iç kanamaymış.
    0 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük