insanlar bir yandan dünyanın akciğerleri olan ormanları kesiyor, bir yandan da uzay istasyonundaki astronotların nefes alması için yapay yaprak üretiyor.
Sentetik biyoloji ürünü yapay yaprak, NASAyı astronotlar için uzaya oksijen tankı taşımaktan kurtaracak ve uzay uçuşlarının maliyetini düşürecek. Bilim adamları yapay yaprak için doğal bitki hücrelerinden kloroplast aldılar ve bitki hücrelerinin fotosentez yapmasını sağlayan bu küçük hücre organlarını (organeller) ipek kumaşını oluşturan proteinlerin içine yerleştirdiler.
Dünyanın ilk yapay yaprağı fotosentez yaparak güneş ışığından enerji üretiyor ve bu süreçte atmosfere oksijen veriyor. Royal College of Art öğrencisi Julian Melchiorrinin geliştirdiği yapay yaprak, tıpkı doğal bitkiler gibi topraktan su ve havadan karbondioksit emerek çevreye oksijen sağlıyor. Yapay yaprağın eti ise yerçekimsiz uzayda dayanıklı olması için ipek proteinlerinden imal ediliyor.
pek yaprakta gerçek bitkilerden alınan kloroplastlar var. Bu kloroplastlar ipek proteinlerinin içinde askıda kalarak, aynı gerçek bitkiler gibi fotosentez yapıyor. Her ne kadar gerçek yaprakları yerini tutmasa da gerçeğe oldukça yakın bir deneyim sunacak. Tabi ki bu yaprakları yapmak doğal yapraklardan çok daha zor ve spesifik bir iş. Her şeye rağmen, uzayda bitkilerin gelişimi bozulduğundan belki bu çözüm NASAnın uzun uzay yolculuklarında kullanılabilir. NASA Uluslararası Uzay istasyonunda küçük kök paketleri ile suyu ve besini tutmaya çalışsa da proje halen sınırlı. Büyük ağaçların yetiştirilmesi için büyük paketler gerekecek.