Siz bugün Vahdettin i vatan haini kategorisine sokmuyor musunuz?
KUTAY: Elbette hain değildi. Dünyanın en namuslu adamlarından biriydi. Ölürken yastığının altından parasızlıktan alamadığı ilaçlarının reçeteleri çıkıt. Bunu Tarık Mümtaz Göztepe anlatıyor. Ve cenazesini rehin ettiler San Remo da. Akrabaları, arkadaşları cenazeyi kaçırdılar da gömüldü. Bunlar hakkında hüküm verebilmek için önce bilgili olmak lazım. Bakın Hazine i Hassa Reisi Refik Bey i çağırıp sayım yaptırdı gitmeden evvel. Her şeyin tam yerinde olduğunu tespit ettirdi. Nuriye Hanım, oradan Kaşıkçı Elması nı alıp gidebilirdi. Hakkıydı, ailesinindi çünkü. Kesinlikle bunlar namusu mücessem.
BOZDAĞ: Mesela karısına bir merasimle takmak için bir yüzük ve gerdanlık gelmiştir, onlar da teker teker ailesin üstünden, kızının boynundan, alıp hazineye iade edilmişlerdir. Padişahın maaşı var, 23 gün çalışmış o ay, yedi gününü kısmış, öyle almış maaşı. Çıkıyorum çünkü Türkiye den. Hakkım yok benim bunda diyor. Özetle birinin kahraman olması için birinin hain olması gerekmiyor.
Kafam iyice karıştı.
KUTAY: Kafanız hiç karışmasın devrimlerin kaderi budur. Evet, Atatürk, Vahdettin e vatan haini dedi ama bence hata etti. Ama o günkü şartlara göre onu demesi aşağı yukarı bir çaresiz savunmaydı. Atatürk, Cevat Üstün isimli bir büyükelçinin ikini Viyana Muhasarası kitabının yeniden tetkikini Türk Tarih Kurumu ilk başkanı Tevfik Bıyıklıoğlu ndan istemiş. Çünkü Üstün ün gördükleriyle herkesin zannettikleri arasında bir aykırılık bulmuş. Bu vesileyle Ben Milli Mücadele de sarayın hareketini o günün şartlarına göre değerlendirdim ama şimdi elbette ki başka düşünüyorum demiş. Ben bunu bir kitabımda da yazdım. Atatürk Milli Mücadele yi birlikte gerçekleştirdikleri, sonradan aralarının açıldığı arkadaşları için ömrünün son günlerinde çok üzülüyordu.