Yazarların başlarından geçen, ya da duydukları paranormal, korkunç hikayelerin yazıldığı, çeşitli kültürlerde inanılan doğa üstü varlıkların öğrenilebileceği, korku ile ilgili her türlü film, kitap, dergi ve derlemelerin paylaşıldığı başlıktır.*
# Özellikle müslüman coğrafyada, en çok korkulan ve çekinilen yaratık, şüphesiz ki "Cin"dir.
Batı dünyasında biz, geleneksel hristiyan inançlarımıza göre. şeytanlar ve iblisler, yani ruhani dünyaya ait kötülüklerin kavramları ile büyüdük. Tabii ki Dünyadaki diğer dinlerde de bunun gibi ruhani varlıklar var. islam dininde, Cin, iyi ve ya kötü olabilen bir ruhani varlıktır.
Bundan önceki makalemiz, "Islam'da kötü ruhları kovma"da öğrendiğimiz üzere, tıpkı hristiyanların şeytanların insanın içine girebildiğine inandığı gibi, Müslümanlar da, kötü cinlerin bazen insanların içine girebildiğine inanır.
Peki cin nedir? "M.M." olarak adlandıracağımız, bize bir "cin çıkarma" videosu gönderen Müslüman kaynağımız, bu ruhani varlıklar hakkında sorularımızı cevapladı.
Cevap: Kuran ve hadislerden anlayabildiğimiz üzere, cinler dumansız ateşten yaratılmıştır. Ibn Abbas'a (http://en.wikipedia.org/wiki/Abd_Allah_ibn_Abbas ) göre, dumansız ateş, "alevin son parçası" demektir. Diğer bilim adamları (Aynen çeviriyorum, bilim adamının alakasını çözen konuda ve ya özel mesaj ile açıklayabilir) ise, "Dumansız ateş"in, ateşin en saf noktası anlamına geldiğini söyler. Burada önemli olan, basitçe, cinlerin ateşten yaratılmış olması ve bu yüzden bizlerden farklı olmasıdır.
Cinler insanlardan daha önce yaratılmıştır. Cinin kaynağı ateş iken, insanınki toprak, meleklerin ki ise ışıktır (Nurdur).
Cinler görünmezdir. Peki görünmez iseler, var olduklarını nasıl bilebiliriz?
Gözümüzün görmediği bir çok şey aslında vardır, etkileri sezilebilir, havada ve manyetik alanlarda görülebilir.
Ayrıca, bunlar Allah'ın sözleridir ve Allah yalan söylemez.
Cevap: Cinler, insanların yaşamadığı, örnek olarak çöllerde ve boş arazilerde yaşamayı tercih ederler. Aralarından bazıları kirli yerlerde, kimileri de insanlarla beraber yaşar. Kirli yerlerde yaşayan cinler, insanlar tarafından atılan yemeklerden geriye ne kaldıysa onları yerler. Ayrıca, bazı tür cinler harabe ve mezarlıklarda yaşamayı tercih ederler.
Cevap: Cinler bir sürü yaratığın şekline girebilecek kapasitededir. imam Ibn Taymiya(http://en.wikipedia.org/wiki/Ibn_Taymiyyah )'ya göre, insan ve inek, akrep, yılan, kuş gibi hayvan şekillerine girebilirler. Siyah köpekler ise köpeklerin kötü olanlarıdır (LoL) ve cinler genellikle bu şekli alır. Ayrıca siyah kedi şekline de girebilirler.
Cin bir hayvan ya da insanın şekline girdiğinde, o şeklin fiziksel kısıtlamalarına uymak zorunda kalır. Örneğin; insan şekline girmiş bir cini, silah ve ya bıçak ile öldürmek mümkündür. bU YÜZDEN, Cinler bu şekillerde uzun süre kalmamayı tercih ederler. Aslında, görünmez formlarında iken, insanları korkutmak onlar için daha karlıdır.
Cevap: Aynı insanlar gibi, cinler de yaptıklarından sorumludur. Şüphesiz Allah, son yargılama gününü onlara da gösterecektir.
Imam Ibn Taymiya'ya göre, cinler kendi doğalarının zorunluluklarını icra ederler. insanlardan farklı olarak, onların görevleri kaçınılmaz derecede farklıdır.
Onların da dini inançları vardır. Aynı insanlar gibi, onlarda Hristiyan, Musevi, müslüman ya da inançsız olabilir. Bazıları dindar, bazıları kötüdür.
Cevap: The djinn and men feared each other mutually, but the djinn were able to instill fear more intensely than men. The djinns are more fearful beings by nature, but they can also feel such human emotions as anger or sadness. In fact, the djinn benefit from these states, being better able to cause fear in the heart of man. Like bad dogs, when they sense your fear, they will attack.
Cinler ve insanlar, birbirlerinden karşılıklı olarak korkarlar, ama cinler insanlardan daha fazla korku yayma becerisine sahiptir. Cinler daha korkunç canlılardır, ama insanların belli başlı, hüzün ve sinir gibi duygularını sezebilir. (Kamon hadi)
Aslında, cinler bu gibi durumlardan yarar sağlarlar, duyguları kullanarak daha fazla korku salabilirler. Kötü köpekler gibi, korktuğunuzu hissettiklerinde, saldırırlar.
Ancak son zamanlarda Hristiyan dünyası tarafından da ilgi görmeye başlamıştır. Supernatural ADLI PARANORMAL OLAYLARIN ANLATILDIĞI dizinin 2. sezonunun 20. bölümünde cinler, insanların içine girebilen ve kontrol ettikleri insanı yavaş yavaş öldüren canlılar olarak tasvir edilmiştir.
Hepimizin bununla alakalı bir hikayesi vardır, ben kendiminki ile başlıyorum.
(Bir tanıdığımın ağzından anlatıyorum.)
Gece vakti, telefonu aldım, yatağa geçtim. Kız arkadaşımla mesajlaşıyordum. Tanışalı 1 ay falan olmuş o zamanlar. işte o cicim ayları meselesi, konuşma bitmiyor bir türlü. Ama saat oldu 4-5, nasıl uykum var anlatamam. Artık dayanamıyorum yani ama kırmak da istemiyorum kızı. Neyse, telefonun şarjına baktım, yüzde 30-40 falan kalmıştı. Yine de idare eder bir bahaneydi tabi. Dedim ki kıza, "Aşkım benim şarjım bitiyor, şarj da abimin odasında, girip uyandıramam şimdi, yatalım istersen. Ne dersin?"
Kız cevap vermedi 2 dakika. Abi yazarken mesela herkesin bir üslubu vardır değil mi? Mesela sen, (Bana diyor) güldüğünde "^^" yapıyorsun. Bende ona benzer başka kimsede görmediğim şeyler kullanıyorum. (Benim notum: Burada nasıl bir işaret kullandığını göstermişti ama ben hatırlamıyorum, kesinlikle daha önce gördüğüm birşey değildi. Mesela yazının sonuna :77 olsun bu işaret.) Daha öncede kıza hiç bunu göndermedim bu arada ha. Baktım cevap atmıyor. "N'aptın uyuya mı kaldın * E tamam hadi iyi geceler o zaman" yazdım tam göndericem, baktım o da bana yazıyor. Bekledim hani o göndersin sorna ben gönderirim diye. Yine 2 dakika oldu, gelemdi. Bende gönderdim. Gönderdiğim anda, "N'aptın uyuya mı kaldın * E tamam hadi iyi geceler o zaman" diye cevap geldi. Benim yazdığımın aynısı abi, aynısı. Garibime gitmedi yani ne yalan söyleyeyim. O zaman şunu yazdım "Oha tesadüfe bak:77" Daha önce hakikaten hiç görmedi bu işareti. Aynı şey oldu, gönderdiğim an, "Oha tesadüfe bak:77" yazdı ve gönderdi. Şok oldum gerçekten. Olacak şey değil. Dondum yani, bir gariplik vardı çok belli.
Ben birşey yazmadan o tekrar yazdı. "Aşkım şarjın masanın üstünde, yatağa da yetişir kablosu (:"
Korkudan ne oldum biliyor musun, kıpırdayamadım resmen. Hani çocuklar üstlerine battaniye çeker ya korktuklarında, bende öyle oldum. Ayaklarımı falan kendime çektim. "Nereden biliyorsun" yazdım. Sanki korktuğumu anlamış hareketlerimi görmüş gibi, "Korkmana gerek yok" yazdı. Daha fazla telaşlandım ve ne olduğunu sordum. O da açık açık anlattı. Beni gördüğünü, odada "Arkadaşlarının" olduğunu, ama zararsız olduklarını, iyi niyetli olduklarını söyledi. Yemin ediyorum korkudan titremeye başladım abi, bana başta güvenmediğini o yüzden izlettirdiğini söyledi. Ama sonra sadık biri falan olduğumu gördüğünde beni korumak için "Arkadaşlarını" yanımdan ayırmadığını söyledi. Hala da odada olduklarını, şu an ne yaptığımı gördüğünü anlattı. Abi o kadar korktum k, gerçekten anlatılmaz yaşanır.
Bir anlık cesaretle, telefonu odaya çevirdim, belki görürüm diye. Ama hiçbirşey göremedim. O sıra tekrar titredi telefon. Ne olabilir abi sence? Gerçekten en kötü ne olabilir.. Söyleyeyim.
Telefonu aldım, mesajı okudum. Şu yazıyordu; "Göremezsin"
O geceyi nasıl geçirdiğimi hatırlamıyorum emin ol. Sadece gündüz olana kadar uyuyamadım onu hatırlıyorum. Sabah olduğunda ise, kızla konuştum. Gerçekten korkuyordum da ondan. Ama durumu anlattım. Çok korktuğumu, böyle yapamayacağımı söyledim. Kız da anlayış gösterdi. Ve o gün ayrıldık. O odada yine de rahat uyuyamadım ondan sonra...