annelerin erkek evladı daha çok sevdiği gerçeği

entry6 galeri
    1.
  1. tarafsız bir biçimde bakan herkesin sıkıntı çekmeden görebileceği gerçektir. istisnalar dahilinde kaide bozulmaksızın anneler erkek çocuklarını daha çok seviyor.

    erkek çocuk geleceği kurtarmanın bir yolu gibi onun için. güç göstergesi. varlığı bile iyi hissettiren, onu koşulsuz koruyup kollayacak, sevecek bir erkek demek. sırf anne olduğu için üstelik. geçmişteki bütün eksik erkekler demek erkek evlat onlar için. ilgilenmeyen sevmeyen baba, hayat mücadelesinde destek olmayan eş, onu olduğu gibi sevmemiş ve ona destek olmamış bütün arkadaşlar. bir dayanak.

    bir erkek çocuk 27-28 yaşında evde hiçbir baltaya sap olmadan yaşama hakkına doğuştan sahiptir ve bu durum onun evdeki hakimiyetini etkilemez. ama aynı yaştaki bir kız evladın evdeki varlığı yüktür. ağır bir ifade gibi görünüyor biliyorum ama durum bu. o kız çocuğu orada yaşama hakkını sadece işe yaramak suretiyle elde edebilir. temizlik yap, yemek yap, sana söylenenleri yap, itaat et ya da bir an önce bir koca bul ve git.

    eğitimli meslek sahibi insanlardan söz etmediğim aşikar. bu fırsata sahip olamamış insanlardan söz ediyorum. 30 yaşındaki erkek evlat hastalandığı anda anne ona koşulsuz ilgi ve sevgi sunar. aynı yaştaki kız evlat bir köşede kendi kendine iyileşmeye çalışır emin olun. erkek evladınki üzerine titrenmesi gereken bir rahatsızlıkken, kız evladınki fazla uzun süren bir nazdır. can sıkıcı gerçekler bunlar.

    işin garibi de erkek dediğin bu gereksiz, dayanaksız hakimiyeti hiç sorgulamaz. vermeden almaya koşullanmıştır bizzat annesi tarafından. almak en doğal hakkıdır onun. hakim olmak, emretmek, itaat beklemek. bütün yaşamı boyunca erkekler tarafından işe yaramaz olarak değerlendirilen öz annesi sebep olmuştur buna. bir erkek onu koşulsuzca ve sınırsızca seviyordur işte, daha ne olsun?

    kadın olmak hiç de burada hayata dair zerre bilgisi olmayan dar görüşlerin öne sürdüğü gibi bir avantaj değildir. kadının bizzat kendisi yüzünden dezavantajdır üstelik.

    bence dünyayı ancak ve ancak anneler güzelleştirebilir. gel gör ki anne dediğin de artık kendine küçücük bir dünya belirleyip ona saklanan kişi demek. şahsi kanaatim ise anneliğin ille de bedeninden bir beden çıkması demek olmadığı yönünde. kadın çiçeğe bile annelik edebilir. dünyanın bir ucundaki kimsesiz yabancı bir çocuğa da. kadın kainata annelik edebilir tabii bencilliğine ket vurup hayata daha geniş bir pencereden bakmayı becerebilse.

    işte o yüzden kadın önemli. her şey dönüp dolaşıp kendisinde bitiyor ama farkında bile değil. sevgi de nefret de, adalet de zulüm de, hürriyet de esaret de, her şey kadında başlayıp bitiyor. kadını da erkeği de kadın yetiştiriyor. sonunu an itibariyle içinde bulunduğum halet-i ruhiye nedeniyle pek de bağlayamadığım bu entarinin teması bu yani.

    anne de adil olmaz, olamazsa dünyada kim niye adil olsun?
    7 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük