kuran-ı kerim'de pek çok misalle allah'ın varlığı kanıtlanır. lakin bu misaller verilirken hiç bir zaman "bu misallere bakın ve beni sorgulayın acaba var mıyım yok muyum" kavramına rastlanmaz. misallerin amacı "ben varım ve işte kanıtı da budur" düşüncesini insanlara vermektir.
kuran-ı kerim'de sık sık geçen başka bir kavram da kullara akıllarını kullanmaları tavsiyesidir. bazı ayetlerde de "biz ayetlerimizi böyle uzun uzun açıklarız" cümlesi geçer. pek çok kişi bu tavsiyeyi arkalarına alarak "aklımı kullanıyorum allah'ı sorguluyorum" diyerek gezerler. bu noktada bir örnek verelim;
ben istatistik okudum. benim inanılmaz anlaşılır ve uzun uzun açıklayarak ders anlatam bir istatistik hocam vardı. şimdi ben bir hukuk öğrencisini bu hocanın dersine soksam, hoca ne kadar iyi anlatırsa anlatsın bu hukuk öğrencisi 'moment çıkaran fonksiyon' konusundan ne anlayacaktır. işte kuran-ı kerim'deki mevzuu da buna benzer. o nedenle tefsirler önemlidir. lakin bahsi geçen pek çok "akıl kullanan" kişi bu tefsirlerde ne yazıldığını dahi bilmezler.