--spoiler--
ben gelmedim davi için
benim işim sevi için
dostun evi gönüllerdir
gönüller yapmaya geldim.
--spoiler--
yunus emre allah sevgisini, aşk ve güzel ahlakla ilgili düşüncelerini herkesin anlayabileceği şekilde içten anlatmıştır. bir hümanisttir. hiçbir ayrım yapmadan sever insanları. dar görüşün, taassubun karşısındadır. mevlana ve hacı bektaşi veli nin başlattığı yoldan gider.
--spoiler--
cennet cennet dedikleri
birkaç köşkle birkaç huri
isteyene ver onları
bana seni gerek seni
--spoiler--
şöyle anlatılır; yunus emre'de allah sevgisi mistik bi inanç değildir. dost deyince sevilen varlık, gönülde kurulan allah-insan-evren birliğidir. bu birlikten dolayı hoşgörü şarttır"
ona göre sevgi hayatın ruhudur. allah'ın öze baktığını bilen yunus emre şöyle der;
--spoiler--
dervişlik dedikleri hırka ile taç değil
gönlün derviş eyleyen hırkaya muhtaç değil
--spoiler--
yunus emre ye göre elde tespih, dilde dua, her şeyden elini eteğini çekmiş insanlara yakıştırılan dervişlik, sonradan ortya çıkan sapmadır. "peygamber yerine geçen hocalar, bu halkın başına zahmetli oldu" şunu diyor yunus;
öyle değil mi? vasıtaya ihtiyacımız yok allah'a ulaşmak için. her an bizimle.
ona göre kamil insan diğer insanlara tepeden bakmaz, kamil insan her an yardıma hazırdır.
--spoiler--
cümleler doğrudur sen doğru isen
doğruluk bulmaz sen eğri isen
--spoiler--
--spoiler--
dür iş, kazan, ye yedir; bir gönül ele geçir
yüz kabe'den yiğrektir bi gönül imareti
bir kez gönül yıktın ise bu kıldığın namaz değil
yetmiş iki millet dahi elin yüzün yumaz değil.
--spoiler--
ilahi aşktır onun aradığı. uzun yolculuktan sonra birliğe kavuşmak.. şudur;