kendisi eleştirilebilir. buna saygı duyarım. hatta tabir-i caizse itin götüne bile sokulabilir bunu da anlarım. ama bütün bunlar kendisine saygı duyulması gerektiği gerçeğini değiştirmez.
kendisi kahraman değil. ancak yaptıkları sayesinde diğer süper lig takımları da kazandı. maddi anlamda gelirleri arttı. buna etki etti. havuz sistemi ile ilgili yaptıkları ortada bunların sonucunda süper lig takımları fayda gördü.
fenerbahçe ile ilgili olarak da şu kadarını söyleyebilirim ki bunca yıllık ömrümde kulübü bu kadar kurumsallaştıran, tesisleşme anlamında kulübe çağ atlatan ve dahası branş ayırmadan sporcularını evladı gibi gören bir başka başkanı olmadı bu kulübün. yaşadığı onca zorluğa ve sıkıntıya, kendisine kurulan onca kumpasa rağmen dik durdu. futbolcusuyla sözleşme imzalarken hayırlı olsun oğlum diyen bir adamdır aziz yıldırım. ve sağda solda ahkam kesen genç zibidiler bilmezler kendisinin 30 seneden fazladır fenerbahçe'de yönetici olduğunu. onlar bilmezler ali şen zamanında aziz yıldırım'ın futbol şubesi sorumlusu olduğunu.
her kulübe lazım kulübünü böyle seven, böyle benimseyen bir başkan.
kızan kızsın, küfreden küfretsin. ama bir de düşünülsün diğer kulüp başkanları ve onların yaptıkları.