insanlar doğar doğmaz belli etkilerle karşılaşırlar..
Bunca kutuplaşmayı anlamak için öncelikle insanlığın ilk dönemlerine gitmek gerekir.
Fazla gelişmiş bir zihne sahip olan insan için dünyanın yaşamı yeterli değildir.
insan hep fazlasını ister. Ölümsüz olmak ister. Kendini ilahi ve özel görmek ister.
En önemlisi yaşamasının bir amacı olduğuna inanmak ister.
Çünkü yaşam gerçekte anlam içermeyen bir olgudur ve insanlar bu anlamsızlığı bastırmak için taraf tutar ve karşı çıkar.
insan farklı olmalıdır.
Kendimi diğer insanlarla aynı görüyorum özel hissetmiyorum diyen kişi bile bu bilincin farklılığını yaşamaktadır.