her şey üniversitede başladı. ilk zamanlar makarna mı menemen mi ikilemi yaşarken ilerleyen zamanlarda el mecbur denkleme yeni oyuncular katıldı. sulu patates, et veya tavuk sote, kuru fasulye... menü gitgide zenginleşiyordu. fakat kendi kendime bir söz vermiştim; ne olursa olsun hamur yoğurmayacaktım. nihayetinde erkeğin eline hamur yakışmazdı. fakat dün o tabuyu da yıkmak zorunda kaldım. orucun verdiği açlık ve evde boş boş oturmamın verdiği cesaret birleşti ve o elim vaka yaşandı. 25 yaşında kalktım peynirli poğaça yaptım. şimdiye kadar yediğim en iyi poğaça olmadı belki ama ilk 5 te olduğu kesin. bundan sonra iflah olacağımı sanmıyorum. en iyisi bir merdane alayım. madem yapıyorum tam olsun *