ne matisse'den ne de çırağan sarayından!
bir sobaydı allah tarafından o deli hatun,
upuzun saçlarıyla bir demir döküm..
yaktıkça kendini nefsinle nefesimle,
yandıkça düşistandan düşürdüğüm odun,
ısınırdı oda, ısınırdı ev, ısınırdı acun..
o da, ben de, yanyana ve yana yana,
sevişerek ölmeyi öğrendik sonunda,
ondan şimdi böyle ortalık duman,
baksana baharlar yağıyor üstümüze ağaçlardan..
aslı varsa onun
ki kerem edin ki var
o sobaysa;
ben de ona yangınım yangın..