doğru planlar yapan, doğru düşünen ve özgürlüğe, bireyselciliğe önem veren adamların sayesinde.
biz çok seviyoruz en tepedekileri küçümsemeyi, azımsamayı. osmanlının aydını bile balkan savaşlarına kadar avrupalıyı barbar gibi gördü. açın, ziya gökalpe bakın hiç bir şey bilmiyorsanız. ilk zamanlarında avrupalıya tepeden bakar, batılılaşmaya eleştirel gözle bakar. ama sonra anlar ki o azımsadığı avrupa, bizim bir kaç asır ilerimizdedir.
amerikalı halkın aptal olması, saf olması vs. bunları aşın artık. saçma salak sokak röportajlarına bakıp koskoca milleti tanımaya çalışıyorsunuz. http://www.izlesene.com/v...zor-getirilsin-mi/7124213 al sana türkiye o zaman. türkiye mi bu şimdi?
her ülkenin çehresini değiştiren can çatlasın yüzde birlik bir elit kesimi vardır. işte önemli olan da o elit kesimin verimliliğidir. abd daha en baştan itibaren bu elit kesimin en verimli şekilde çalışacağı bir sistem yaratma düşüncesi üzerine kuruldu. bundan da ödün vermedi. demokrasi, özgürlükler, liberal politikalar... bunların hepsi bu elit kesimi besledi. dahası, almanyadan kaçan yahudiler, sonraki dönemde de almanlar, sovyetlerden kaçan ruslar, türkler bilmem neler... ülkeye hizmet edebilecek herkes kullanıldı bir şekilde. işte abdnin başarısının en önemli sebeplerinden birisi budur.
şimdi bir de bizi kıyaslayın. az sayıda sanatçımız var, onlar da yaşam tarzları sebebiyle ağır eleştiri alıyorlar. linç edilecekler neredeyse. bu sırada da acun gibi, hülya avşar gibi adamları ihya ediyoruz anca.
bilim adamlarımız dikkate alınmıyor. onun yerine "uzman" diye bir kaç paragöz oturtuyorlar tvye. sabahtan akşama kadar onları izliyoruz. hakiki bilim adamlarını da "bu ne be, daha ne konuştuğu anlaşılmıyor" diye aşağılıyoruz.
devlet teknoloji üreten şirketlere değil, inşaatçılara açar kapılarını. onlara cömert davranır. bakın bakalım son yıllarda en çok zenginleşen insanların kaçı inşaat sektörüne el atmış?
bizde bilgili, kültürlü adam sevilmez. monşer denir, aşağılanır. entel denir dışlanır. üniversitede bile inek denir, ne hocalar sever onları, ne de arkadaşları. bu çocuktan faydalanmamız lazım diye düşünmez kimse.
bunların hiç biri abdde yok demiyorum. ama 2 asırlık bir süreci göz önünde bulundurursanız aradaki farkı anlarsınız. ayrıca abddeki sistem çok adaletli kesinlikle demem. bence tam aksine çok adaletsiz bir sistem. ama soru açık, cevap da açık.